Hayal kurmayı unutan ülkem Son 23 yıl boyunca, neyi hayal ettik, neye sahip olmayı umduk ve hangi düşünceler aklımızda vardı? İnsan olarak vatanımıza ve milletimize duyduğumuz güven ile umut ne kadar güçlüydü? Kimler umudumuzu çaldı? Ülkemiz kimlerin ellerinde yanıyor? Ormanlarımız kimler tarafından tahrip ediliyor? Topraklarımız ve fabrikalarımız kimlerin eline geçiyor? Halk olarak kimler için çalışıyoruz, kime boyun eğiyoruz? Atalarımızın kanıyla şekillenen bu topraklarda, Osmanlı'nın İngiliz, Fransız ve Almanlarla paylaştığı parçaladığı geri dönüşü tam bir mücadele savaşıydı.  Bu zulmü halka reva görenler, İslam ile asla alakası olmayan kimselerdir. Özetlemek gerekirse, biz geçmişi belli olmayan bir geleceğe itilen Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarıyız. Şimdi, cehaletle dolup taşan ve özgür düşünceden yoksun bir kalabalığa dönüşmekteyiz. 1923 yılına bir vekilin müsvedesinin sarf ettiği bir söz beni düşündürüyor; eğer Cumhuriyet olmasaydı, siz o makamda oturabilir miydiniz? Hiçbiriniz olmazdı, belki de anneleriniz ve kardeşleriniz köle yada cariye olacaktı.  Ama siz her gün hakaret ettiğiniz.  Mustafa Kemal Atatürk’ün ismini anarak, söylediğimizden utanın ve Asaletine vatan severliğine kurbanı.  Çünkü onun sayesinde bu koltuğa oturdunuz. Ülkemizin tüm hayallerini, umutlarını çalan sizlersiniz. 81 milyon insan sizi onaylamadı ve buna  hakkınız yoktur, bunu bilmelisiniz. Ülkemin umutlarını kırana, geleceği karartana lanet olsun! Sizler vatansever değil, yalnızca para peşindesiniz. Bir söz var, “Geçmişine bak, ne olduğunu anlarsın.” Sizler de bir lokmaya muhtaçken, dünyanın en zenginleri arasında yer alansınız. Bu dikkat çekici bir durum olmalı. Sevgi ile kalın