,, ,
Gülper Yılmaz
Köşe Yazarı
Gülper Yılmaz
 

Türkiye'nin Terörle Mücadelesi: 1946'dan Günümüze Geniş Bir Bakış

Türkiye Cumhuriyeti'nin kuruluşuyla birlikte, iç ve dış tehditlerle dolu bir süreç başlamıştır. Özellikle 20. yüzyılın ikinci yarısından itibaren terör, ülkenin en büyük sorunlarından biri haline gelmiş, binlerce insanın hayatına mal olmuş ve toplumsal barışı derinden etkilemiştir. Bu metin, 1946'dan günümüze Türkiye'nin terörle mücadelesini kronolojik bir çerçevede inceleyerek, çeşitli terör örgütlerinin ortaya çıkışını, faaliyetlerini ve devleterin bu tehditlere karşı aldığı önlemleri detaylandırmaktadır. Metinde verilen bilgiler, giriş bölümündeki "Bir Doğu Anadolu Çocuğunun Seslenişi"nde dile getirilen derin acı ve travmaların tarihsel arka planını sunmayı amaçlamaktadır. 1. Erken Dönem Anarşi ve Siyasi Şiddet (1946-1970'ler Başı) Türkiye'de çok partili hayata geçişle birlikte siyasi kutuplaşmaların ve ideolojik ayrışmaların arttığı bir dönem yaşanmıştır. Özellikle 1960'lı yıllardan itibaren, sol ve sağ ideolojiler arasındaki çatışmalar, zaman zaman şiddet olaylarına dönüşmüştür. Siyasi Kutuplaşma ve İlk Şiddet Eylemleri: 1960 askeri darbesi sonrası yaşanan siyasi çalkantılar, farklı ideolojik gruplar arasında gerilimi tırmandırmıştır. Bu dönemde öğrenci hareketleri, işçi eylemleri ve siyasi cinayetler giderek artmıştır. Henüz organize terör örgütleri olmasa da, siyasi şiddetin temelleri atılmıştır.   İdeolojik Grupların Yükselişi: 1960'ların sonlarına doğru, Türkiye Halk Kurtuluş Ordusu (THKO), Türkiye Halk Kurtuluş Cephesi-Partizan (THKC-P) gibi sol örgütler ve Komünizmle Mücadele Dernekleri gibi sağ yapılanmalar ortaya çıkmıştır. Bu gruplar arasındaki çatışmalar, üniversitelerden sokaklara taşarak can kayıplarına neden olmuştur.   2. 12 Eylül Öncesi Anarşi ve Yükselen Terör (1970'ler Ortası - 1980) 1970'li yıllar, Türkiye'nin terörle mücadelesinde en karanlık dönemlerden biridir. Sağ ve sol terör örgütlerinin ülkenin dört bir yanında eş zamanlı olarak gerçekleştirdiği eylemler, toplumsal düzeni felç etmiş, binlerce insanın hayatına mal olmuştur. Sol Terör Örgütleri: Devrimci Yol, Dev-Genç, Halkın Kurtuluş Partisi/Cephesi (THKP/C) gibi örgütler, banka soygunları, siyasi cinayetler ve bombalı saldırılar düzenlemiştir. Bu örgütler, Marksist-Leninist ideolojiyi benimseyerek, "devrim" adı altında şiddeti meşrulaştırmışlardır.  Sağ Terör Örgütleri: Ülkücü hareket içinde militanlaşan bazı gruplar, sol gruplara karşı misilleme eylemleri gerçekleştirmiştir. Bu dönemde birçok kahvehane, dernek ve siyasi parti binası saldırıya uğramış, ideolojik ayrışma sokak çatışmalarına dönüşmüştür.  Alevi-Sünni Çatışmaları ve Kışkırtmalar: Maraş Katliamı (1978) ve Çorum Olayları (1980) gibi olaylar, terör örgütlerinin provokasyonlarıyla mezhepsel çatışmalara dönüştürülmeye çalışılmıştır. Bu olaylar, yüzlerce kişinin yaşamını yitirmesine ve derin toplumsal yaraların açılmasına neden olmuştur.  Ermeni Terörü (ASALA): 1970'lerin ortalarından itibaren, Ermeni Soykırımı iddialarını uluslararası alanda tanıtmayı ve Türkiye'den toprak talebinde bulunmayı amaçlayan Ermenistan'ın Kurtuluşu için Ermeni Gizli Ordusu (ASALA) gibi terör örgütleri, Türk diplomatlarına yönelik suikastlar düzenlemiştir. Dünya genelinde onlarca Türk diplomat ve yakını ASALA terörü sonucu şehit olmuştur. 3. PKK Terörünün Yükselişi ve Mücadele (1980'ler - 2000'ler) 12 Eylül 1980 askeri darbesi, ülkedeki anarşi ve terörü bir süreliğine durdurmuş olsa da, darbe sonrası oluşan otorite boşluğu ve Kürt sorunundaki derinleşme, yeni ve daha yıkıcı bir terör örgütünün, PKK'nın ortaya çıkışına zemin hazırlamıştır.  PKK'nın Kuruluşu ve İlk Eylemleri: Abdullah Öcalan liderliğindeki PKK (Partiya Karkerên Kurdistan - Kürdistan İşçi Partisi), 1978'de kurulmuş ve 15 Ağustos 1984'te Eruh ve Şemdinli baskınlarıyla silahlı eylemlerine başlamıştır. Örgüt, "bağımsız Kürt devleti" kurma hedefiyle, başta Güneydoğu Anadolu Bölgesi olmak üzere Türkiye genelinde köylere, güvenlik güçlerine, sivillere ve kamu binalarına yönelik saldırılar düzenlemiştir.   "Kirli Savaş" ve Köy Boşaltmaları: 1990'lı yıllar, PKK terörünün en yoğun yaşandığı dönemdir. Örgüt, bölge halkı üzerinde baskı kurarak, haraç toplayarak ve propaganda faaliyetleriyle destek sağlamaya çalışmıştır. Güvenlik güçleri ile PKK arasındaki çatışmalar, köy boşaltmalarına, zorunlu göçlere ve büyük can kayıplarına neden olmuştur. "Korucu sistemi" bu dönemde terörle mücadelede önemli bir rol oynamıştır. Uluslararası Destek ve Abdullah Öcalan'ın Yakalanması: PKK, bazı Avrupa ülkelerinden ve Ortadoğu'daki belirli aktörlerden lojistik ve finansal destek görmüştür. Uzun yıllar Suriye'de barınan Abdullah Öcalan, 1999 yılında Kenya'da yakalanarak Türkiye'ye getirilmiş ve yargılanarak müebbet hapse mahkûm edilmiştir. Bu durum, PKK'nın eylem gücünde geçici bir düşüşe yol açmıştır. 4. Küresel Terör ve FETÖ Tehdidi (2000'ler - Günümüz) 2000'li yıllarla birlikte Türkiye, terörle mücadelesine yeni boyutlar eklemek zorunda kalmıştır. El-Kaide, DAEŞ gibi küresel terör örgütlerinin yanı sıra, Fethullahçı Terör Örgütü (FETÖ) gibi iç tehditler de ülkenin güvenliğini ciddi şekilde sarsmıştır.   El-Kaide ve DAEŞ Saldırıları: Türkiye, coğrafi konumu itibarıyla Orta Doğu'daki terör örgütlerinin hedefi haline gelmiştir. 2003'te İstanbul'da El-Kaide bağlantılı saldırılar, 2013'ten sonra ise DAEŞ'in Suriye ve Irak'taki yükselişiyle birlikte Türkiye'de Reina saldırısı, Ankara Gar katliamı gibi bir dizi terör saldırısı yaşanmıştır. Bu saldırılar, yüzlerce masum insanın hayatına mal olmuştur.   FETÖ'nün Yükselişi ve Darbe Girişimi: Fethullah Gülen liderliğindeki FETÖ, 1970'li yıllardan itibaren devletin kılcal damarlarına sızmaya başlamıştır. Eğitim, medya, yargı, emniyet ve ordu içinde örgütlenen FETÖ, 15 Temmuz 2016'da kanlı bir darbe girişiminde bulunmuştur. Halkın ve güvenlik güçlerinin direnişiyle başarısız olan bu girişim, Türkiye Cumhuriyeti tarihindeki en büyük ihanetlerden biri olarak kabul edilmektedir. Darbe girişimi sırasında 251 vatandaşımız şehit olmuş, binlerce kişi yaralanmıştır.  PKK/YPG ve Suriye Operasyonları: Suriye İç Savaşı ile birlikte PKK'nın Suriye kolu olan PYD/YPG, Suriye'nin kuzeyinde güçlenmiş ve Türkiye için yeni bir terör tehdidi oluşturmuştur. Türkiye, sınır güvenliğini sağlamak ve terör koridorunu engellemek amacıyla Fırat Kalkanı (2016), Zeytin Dalı (2018), Barış Pınarı (2019) ve Pençe Harekatları (2019-günümüz) gibi sınır ötesi operasyonlar düzenlemiştir. Bu operasyonlar, PKK/YPG'nin Türkiye'ye yönelik saldırılarını minimize etmeyi amaçlamıştır. 5. Günümüzdeki Mücadele ve Gelecek Perspektifleri Türkiye, günümüzde de çok yönlü terör tehditleriyle karşı karşıyadır. PKK, FETÖ, DAEŞ gibi örgütlerle mücadele, hem yurt içinde hem de yurt dışında devam etmektedir.   İstihbarat ve Teknoloji Kullanımı: Türkiye, terörle mücadelede istihbarat kapasitesini artırmış, insansız hava araçları (İHA) ve silahlı insansız hava araçları (SİHA) gibi teknolojik imkanları etkin bir şekilde kullanarak terörist unsurlara karşı büyük başarılar elde etmiştir.   Hukuki Düzenlemeler ve Uluslararası İşbirliği: Terörle mücadele mevzuatı güçlendirilmiş, uluslararası alanda teröre karşı işbirliği çağrıları yinelenmiştir. Ancak bazı ülkelerin terör örgütlerine verdiği destekler, Türkiye'nin mücadelesini zorlaştırmaktadır.   Toplumsal Destek ve Psikolojik Savaş: Türkiye'nin terörle mücadelesinde en önemli unsurlardan biri, halkın desteğidir. "Bir Doğu Anadolu Çocuğunun Seslenişi"nde de vurgulandığı gibi, terörün yarattığı acılar, toplumsal hafızada derin izler bırakmaktadır ve bu acıların unutulmaması, mücadelede kararlılık için önemlidir.   Türkiye'nin terörle mücadelesi, 1946'dan günümüze uzanan uzun ve çetin bir yolculuktur. Bu süreçte yaşananlar, ülkenin sosyo-politik yapısını derinden etkilemiş, güvenlik güçlerinin ve halkın büyük fedakarlıklar yapmasına neden olmuştur. Terörün asla affedilmeyeceği ve mücadelenin kararlılıkla sürdürüleceği yönündeki ulusal duruş, Türkiye'nin geleceği için vazgeçilmez bir prensip olarak kalacaktır. Geçmişle yüzleşmek, yaşanan acıları unutmamak ve teröre karşı birlik olmak, bu mücadelenin en temel dinamikleridir. Kaynakça  1-  Gürsoy, C. (2018). Türkiye'de Terörün Tarihsel Gelişimi ve PKK. Ankara: Gece Kitaplığı. (Bu kaynak, genel terör tarihi ve PKK'nın gelişimine dair geniş bilgi sunar.  2-  Bal, İ. (Ed.). (2004). Terör ve Türkiye. Ankara: USAK Yayınları. (Türkiye'deki farklı terör örgütlerini ve mücadele yöntemlerini ele alan makaleler içerir.)  3- Kürtler, Terör ve Güvenlik Meselesi Dergisi Arşivi. (Özellikle 1980'ler ve 1990'lardaki terör olayları ve güvenlik güçlerinin operasyonlarına dair detaylı bilgiler için.)   4- Resmi Gazete Arşivi. (Terörle mücadele kapsamında çıkarılan kanunlar, KHK'lar ve yapılan hukuki düzenlemeler için.)  5-  Milliyet Gazetesi Arşivi. (1970'li ve 1980'li yıllardaki anarşi ve terör olaylarının günlük yansımaları için.)  6-  AA (Anadolu Ajansı) ve TRT Haber Arşivi. (Özellikle 2000'ler sonrası terör olayları, operasyonlar ve FETÖ darbe girişimi gibi güncel olaylara dair haberler ve raporlar için.)   7 -  Sönmez, S. (2017). 15 Temmuz: Bir Darbe Girişimi ve Direnişin Öyküsü. İstanbul: Ketebe Yayınları. (FETÖ darbe girişimi ve sonrası olaylara odaklanır.)   8-  T.C. Genelkurmay Başkanlığı Arşivi. (Resmi raporlar ve terörle mücadele faaliyetlerine dair istatistiki bilgiler için.)   9-  Şahin, M. (2007). Türkiye'de Siyasi Şiddet ve Terörün Nedenleri. İstanbul: Alfa Basım Yayım. (Terörün sosyo-ekonomik ve siyasi nedenlerini analiz eder.)   10-  Amnesty International ve İnsan Hakları İzleme Örgütü Raporları. (Terörle mücadele süreçlerinde insan hakları ihlallerine dair uluslararası perspektifler sunar.)
Ekleme Tarihi: 16 Temmuz 2025 -Çarşamba

Türkiye'nin Terörle Mücadelesi: 1946'dan Günümüze Geniş Bir Bakış

Türkiye Cumhuriyeti'nin kuruluşuyla birlikte, iç ve dış tehditlerle dolu bir süreç başlamıştır. Özellikle 20. yüzyılın ikinci yarısından itibaren terör, ülkenin en büyük sorunlarından biri haline gelmiş, binlerce insanın hayatına mal olmuş ve toplumsal barışı derinden etkilemiştir. Bu metin, 1946'dan günümüze Türkiye'nin terörle mücadelesini kronolojik bir çerçevede inceleyerek, çeşitli terör örgütlerinin ortaya çıkışını, faaliyetlerini ve devleterin bu tehditlere karşı aldığı önlemleri detaylandırmaktadır. Metinde verilen bilgiler, giriş bölümündeki "Bir Doğu Anadolu Çocuğunun Seslenişi"nde dile getirilen derin acı ve travmaların tarihsel arka planını sunmayı amaçlamaktadır.


1. Erken Dönem Anarşi ve Siyasi Şiddet (1946-1970'ler Başı)

Türkiye'de çok partili hayata geçişle birlikte siyasi kutuplaşmaların ve ideolojik ayrışmaların arttığı bir dönem yaşanmıştır. Özellikle 1960'lı yıllardan itibaren, sol ve sağ ideolojiler arasındaki çatışmalar, zaman zaman şiddet olaylarına dönüşmüştür.


Siyasi Kutuplaşma ve İlk Şiddet Eylemleri: 1960 askeri darbesi sonrası yaşanan siyasi çalkantılar, farklı ideolojik gruplar arasında gerilimi tırmandırmıştır. Bu dönemde öğrenci hareketleri, işçi eylemleri ve siyasi cinayetler giderek artmıştır. Henüz organize terör örgütleri olmasa da, siyasi şiddetin temelleri atılmıştır.
 

İdeolojik Grupların Yükselişi: 1960'ların sonlarına doğru, Türkiye Halk Kurtuluş Ordusu (THKO), Türkiye Halk Kurtuluş Cephesi-Partizan (THKC-P) gibi sol örgütler ve Komünizmle Mücadele Dernekleri gibi sağ yapılanmalar ortaya çıkmıştır. Bu gruplar arasındaki çatışmalar, üniversitelerden sokaklara taşarak can kayıplarına neden olmuştur.

 

2. 12 Eylül Öncesi Anarşi ve Yükselen Terör (1970'ler Ortası - 1980)
1970'li yıllar, Türkiye'nin terörle mücadelesinde en karanlık dönemlerden biridir. Sağ ve sol terör örgütlerinin ülkenin dört bir yanında eş zamanlı olarak gerçekleştirdiği eylemler, toplumsal düzeni felç etmiş, binlerce insanın hayatına mal olmuştur.


Sol Terör Örgütleri: Devrimci Yol, Dev-Genç, Halkın Kurtuluş Partisi/Cephesi (THKP/C) gibi örgütler, banka soygunları, siyasi cinayetler ve bombalı saldırılar düzenlemiştir. Bu örgütler, Marksist-Leninist ideolojiyi benimseyerek, "devrim" adı altında şiddeti meşrulaştırmışlardır.


 Sağ Terör Örgütleri: Ülkücü hareket içinde militanlaşan bazı gruplar, sol gruplara karşı misilleme eylemleri gerçekleştirmiştir. Bu dönemde birçok kahvehane, dernek ve siyasi parti binası saldırıya uğramış, ideolojik ayrışma sokak çatışmalarına dönüşmüştür.


 Alevi-Sünni Çatışmaları ve Kışkırtmalar: Maraş Katliamı (1978) ve Çorum Olayları (1980) gibi olaylar, terör örgütlerinin provokasyonlarıyla mezhepsel çatışmalara dönüştürülmeye çalışılmıştır. Bu olaylar, yüzlerce kişinin yaşamını yitirmesine ve derin toplumsal yaraların açılmasına neden olmuştur.


 Ermeni Terörü (ASALA): 1970'lerin ortalarından itibaren, Ermeni Soykırımı iddialarını uluslararası alanda tanıtmayı ve Türkiye'den toprak talebinde bulunmayı amaçlayan Ermenistan'ın Kurtuluşu için Ermeni Gizli Ordusu (ASALA) gibi terör örgütleri, Türk diplomatlarına yönelik suikastlar düzenlemiştir. Dünya genelinde onlarca Türk diplomat ve yakını ASALA terörü sonucu şehit olmuştur.


3. PKK Terörünün Yükselişi ve Mücadele (1980'ler - 2000'ler)
12 Eylül 1980 askeri darbesi, ülkedeki anarşi ve terörü bir süreliğine durdurmuş olsa da, darbe sonrası oluşan otorite boşluğu ve Kürt sorunundaki derinleşme, yeni ve daha yıkıcı bir terör örgütünün, PKK'nın ortaya çıkışına zemin hazırlamıştır.


 PKK'nın Kuruluşu ve İlk Eylemleri: Abdullah Öcalan liderliğindeki PKK (Partiya Karkerên Kurdistan - Kürdistan İşçi Partisi), 1978'de kurulmuş ve 15 Ağustos 1984'te Eruh ve Şemdinli baskınlarıyla silahlı eylemlerine başlamıştır. Örgüt, "bağımsız Kürt devleti" kurma hedefiyle, başta Güneydoğu Anadolu Bölgesi olmak üzere Türkiye genelinde köylere, güvenlik güçlerine, sivillere ve kamu binalarına yönelik saldırılar düzenlemiştir.
 

"Kirli Savaş" ve Köy Boşaltmaları: 1990'lı yıllar, PKK terörünün en yoğun yaşandığı dönemdir. Örgüt, bölge halkı üzerinde baskı kurarak, haraç toplayarak ve propaganda faaliyetleriyle destek sağlamaya çalışmıştır. Güvenlik güçleri ile PKK arasındaki çatışmalar, köy boşaltmalarına, zorunlu göçlere ve büyük can kayıplarına neden olmuştur. "Korucu sistemi" bu dönemde terörle mücadelede önemli bir rol oynamıştır.


Uluslararası Destek ve Abdullah Öcalan'ın Yakalanması: PKK, bazı Avrupa ülkelerinden ve Ortadoğu'daki belirli aktörlerden lojistik ve finansal destek görmüştür. Uzun yıllar Suriye'de barınan Abdullah Öcalan, 1999 yılında Kenya'da yakalanarak Türkiye'ye getirilmiş ve yargılanarak müebbet hapse mahkûm edilmiştir. Bu durum, PKK'nın eylem gücünde geçici bir düşüşe yol açmıştır.


4. Küresel Terör ve FETÖ Tehdidi (2000'ler - Günümüz)
2000'li yıllarla birlikte Türkiye, terörle mücadelesine yeni boyutlar eklemek zorunda kalmıştır. El-Kaide, DAEŞ gibi küresel terör örgütlerinin yanı sıra, Fethullahçı Terör Örgütü (FETÖ) gibi iç tehditler de ülkenin güvenliğini ciddi şekilde sarsmıştır.
 

El-Kaide ve DAEŞ Saldırıları: Türkiye, coğrafi konumu itibarıyla Orta Doğu'daki terör örgütlerinin hedefi haline gelmiştir. 2003'te İstanbul'da El-Kaide bağlantılı saldırılar, 2013'ten sonra ise DAEŞ'in Suriye ve Irak'taki yükselişiyle birlikte Türkiye'de Reina saldırısı, Ankara Gar katliamı gibi bir dizi terör saldırısı yaşanmıştır. Bu saldırılar, yüzlerce masum insanın hayatına mal olmuştur.
 

FETÖ'nün Yükselişi ve Darbe Girişimi: Fethullah Gülen liderliğindeki FETÖ, 1970'li yıllardan itibaren devletin kılcal damarlarına sızmaya başlamıştır. Eğitim, medya, yargı, emniyet ve ordu içinde örgütlenen FETÖ, 15 Temmuz 2016'da kanlı bir darbe girişiminde bulunmuştur. Halkın ve güvenlik güçlerinin direnişiyle başarısız olan bu girişim, Türkiye Cumhuriyeti tarihindeki en büyük ihanetlerden biri olarak kabul edilmektedir. Darbe girişimi sırasında 251 vatandaşımız şehit olmuş, binlerce kişi yaralanmıştır.


 PKK/YPG ve Suriye Operasyonları: Suriye İç Savaşı ile birlikte PKK'nın Suriye kolu olan PYD/YPG, Suriye'nin kuzeyinde güçlenmiş ve Türkiye için yeni bir terör tehdidi oluşturmuştur. Türkiye, sınır güvenliğini sağlamak ve terör koridorunu engellemek amacıyla Fırat Kalkanı (2016), Zeytin Dalı (2018), Barış Pınarı (2019) ve Pençe Harekatları (2019-günümüz) gibi sınır ötesi operasyonlar düzenlemiştir. Bu operasyonlar, PKK/YPG'nin Türkiye'ye yönelik saldırılarını minimize etmeyi amaçlamıştır.


5. Günümüzdeki Mücadele ve Gelecek Perspektifleri
Türkiye, günümüzde de çok yönlü terör tehditleriyle karşı karşıyadır. PKK, FETÖ, DAEŞ gibi örgütlerle mücadele, hem yurt içinde hem de yurt dışında devam etmektedir.
 

İstihbarat ve Teknoloji Kullanımı: Türkiye, terörle mücadelede istihbarat kapasitesini artırmış, insansız hava araçları (İHA) ve silahlı insansız hava araçları (SİHA) gibi teknolojik imkanları etkin bir şekilde kullanarak terörist unsurlara karşı büyük başarılar elde etmiştir.
 

Hukuki Düzenlemeler ve Uluslararası İşbirliği: Terörle mücadele mevzuatı güçlendirilmiş, uluslararası alanda teröre karşı işbirliği çağrıları yinelenmiştir. Ancak bazı ülkelerin terör örgütlerine verdiği destekler, Türkiye'nin mücadelesini zorlaştırmaktadır.
 

Toplumsal Destek ve Psikolojik Savaş: Türkiye'nin terörle mücadelesinde en önemli unsurlardan biri, halkın desteğidir. "Bir Doğu Anadolu Çocuğunun Seslenişi"nde de vurgulandığı gibi, terörün yarattığı acılar, toplumsal hafızada derin izler bırakmaktadır ve bu acıların unutulmaması, mücadelede kararlılık için önemlidir.

 

Türkiye'nin terörle mücadelesi, 1946'dan günümüze uzanan uzun ve çetin bir yolculuktur. Bu süreçte yaşananlar, ülkenin sosyo-politik yapısını derinden etkilemiş, güvenlik güçlerinin ve halkın büyük fedakarlıklar yapmasına neden olmuştur. Terörün asla affedilmeyeceği ve mücadelenin kararlılıkla sürdürüleceği yönündeki ulusal duruş, Türkiye'nin geleceği için vazgeçilmez bir prensip olarak kalacaktır. Geçmişle yüzleşmek, yaşanan acıları unutmamak ve teröre karşı birlik olmak, bu mücadelenin en temel dinamikleridir.


Kaynakça

 1-  Gürsoy, C. (2018). Türkiye'de Terörün Tarihsel Gelişimi ve PKK. Ankara: Gece Kitaplığı. (Bu kaynak, genel terör tarihi ve PKK'nın gelişimine dair geniş bilgi sunar.

 2-  Bal, İ. (Ed.). (2004). Terör ve Türkiye. Ankara: USAK Yayınları. (Türkiye'deki farklı terör örgütlerini ve mücadele yöntemlerini ele alan makaleler içerir.)

 3- Kürtler, Terör ve Güvenlik Meselesi Dergisi Arşivi. (Özellikle 1980'ler ve 1990'lardaki terör olayları ve güvenlik güçlerinin operasyonlarına dair detaylı bilgiler için.)
 
4- Resmi Gazete Arşivi. (Terörle mücadele kapsamında çıkarılan kanunlar, KHK'lar ve yapılan hukuki düzenlemeler için.)
 5-  Milliyet Gazetesi Arşivi. (1970'li ve 1980'li yıllardaki anarşi ve terör olaylarının günlük yansımaları için.)

 6-  AA (Anadolu Ajansı) ve TRT Haber Arşivi. (Özellikle 2000'ler sonrası terör olayları, operasyonlar ve FETÖ darbe girişimi gibi güncel olaylara dair haberler ve raporlar için.)
 
7 -  Sönmez, S. (2017). 15 Temmuz: Bir Darbe Girişimi ve Direnişin Öyküsü. İstanbul: Ketebe Yayınları. (FETÖ darbe girişimi ve sonrası olaylara odaklanır.)
 
8-  T.C. Genelkurmay Başkanlığı Arşivi. (Resmi raporlar ve terörle mücadele faaliyetlerine dair istatistiki bilgiler için.)
 
9-  Şahin, M. (2007). Türkiye'de Siyasi Şiddet ve Terörün Nedenleri. İstanbul: Alfa Basım Yayım. (Terörün sosyo-ekonomik ve siyasi nedenlerini analiz eder.)
 
10-  Amnesty International ve İnsan Hakları İzleme Örgütü Raporları. (Terörle mücadele süreçlerinde insan hakları ihlallerine dair uluslararası perspektifler sunar.)

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve newsfindy.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.