Her duanın bir kapısı vardır. Sübhaneke duası, kalbin kapılarını aralayan, ruhun derinliklerine dokunan o ilk anahtardır. Namaza başlarken okunan Bu dua, aslında sadece bir açılış değil, bir teslimiyetin ,bir arınmanın ve hakikate yolculuğun ilk adımıdır. Sübhaneke.... Yani Sen Eksiklerden Münezzehsin! Sübhaneke, kelime anlamı ile "Seni tüm eksikliklerden tenzih ederim "demektir. Bu ifade sıradan bir yüceltme değildir. Kul henüz secdeye varmadan önce ,içini ve dışını, düşüncesini ve benliğini arındırmak istercesine "Ya Rab, Sen noksan sıfatlardan uzaksın" diyerek kendi acizliğini teslim eder.Çünkü hakikate yolculuk, insanın kendini bilmesi ile başlar. Ve kendini bilen Rabbini bilir... İlahi Okyanusta İlk Dalgadır... Sübhaneke duası, tasavvufi anlamda "bir temizlik "duasıdır. Ruhun kirlerinden arındığı, niyetlerin berraklaştığı bir safhaya giriş kapısıdır. Namazda bile ilk sözün bu olması, bir manevi temizlik simgesidir. Çünkü nefsin kabuklarını sıyırmadan, Aşkın hakikatine ulaşmak mümkün değildir.  Aynı zamanda bu dua, kulun Rabbiyle olan ilişkisinde edebi hatırlatır edebi ." Seni överim, senden başka ilah yoktur, ismin mübarektir, zikrin yücedir, senden başka ilah yoktur" sözleriyle, kul adeta ilahi huzurda nasıl duracağını öğrenir. Sübhaneke Ve Kalp Zikri... Bazı sufilere göre Sübhaneke, kalpte yankılanması gereken bir zikirdir. Dil ile değil, Kalp ile okunmalıdır. Kalpten gelen bir Sübhaneke, sadece namazın değil, bütün günün mihenk taşı olur. Zira bu dua, sürekli hatırlanması gereken üç büyük sırrı barındırır: 1. Tenzih: Allah, her türlü eksiklikten, kusurdan, maddi sınırdan uzak ve aşkın olandır.  2. Takdis: Onun ismi mukaddestir. Her harfi nurdur, her ismi sırdır.   3. Tevhid : ondan başka hiçbir Kudret, hiçbir sığınak, hiçbir otorite yoktur.  Bu üç sır, insanın ruhsal yükselişinde temel taşlar gibidir.  Bir Gecenin Sessizliğinde Sübhaneke... Sübhaneke duası sadece namazın başında değil, Gecenin en sessiz anlarında da okunmalıdır. Özellikle seher vakitlerinde kalpten gelen bir Sübhaneke, ruhu besler, Zihni sakinleştirir. Bazı manevi büyükler, "Sübhaneke ile başlayan bir gün, "Allah'ın nuruyla dolar "derler. Bu duayı içselleştiren kişi, olaylara teslimiyetle değil ,tevekkülle yaklaşır.  Sırlarla Dolu Bir Söz: "Ve Celle Senaüke" Sübhaneke duasının ortasındaki "Ve celle senâüke" ifadesi, "Senin övgün çok yücedir" anlamındadır. Ama derinliklerinde, kulun sadece Allah'ı överken değil, kendi egosunu ve nefsini övmekten vazgeçtiği bir iç dönüşüm mesajı vardır. Bu, gerçek tevazunun kapısıdır. Sena'yı sadece Allah'a bırakmak, nefsin sahneden çekilmesidir.  Sübhaneke ile Ruhun Yeniden Doğuşu... Sübhaneke duasını her gün bilinçle okumak, ruhsal bir temizlik gibidir. İç dünyanızda tortulaşmış öfke, kibir, kırgınlık ve hırs gibi duyguları eritir. Çünkü bu dua, insanı kendinden geçmeye değil, gerçek kendiliğine dönmeye çağırır.  Tasavvuf ehli der ki:  "Sübhaneke, kalbin sabahıdır. Onu her okuyuşunda karanlıklar çekilir ,nur doğar." SON SÖZ:  SÜBHANEKE YALNIZCA DUA DEĞİL BİR YOLCULUKTUR... O bir sırdır. Bir kapıdır. O kapının ardında huzur vardır, rahmet vardır, nur vardır.  Her sabah onu oku. Gece yatarken fısılda. Kalbin daraldığında içinden geçir.  Çünkü bu dua, sadece bir metin değil.... Bu dua, Allah'a açılan sessiz bir çığlık, Aşk ile arınmanın en saf halidir.