Utku Çakırözer'den 'Cemal Kaşıkçı' kararına tepki

CHP Eskişehir Milletvekili Utku Çakırözer, TBMM Dışişleri Komisyonu’nda, Cemal Kaşıkçı davasının Suudi Arabistan’a devredilmesini eleştirdi. Çakırözer, “Dinlemelerimizde hangi ülkenin sorumluluğu ortada olmasına rağmen kapatılıyor olmasını ben adalete, vicdana, basın özgürlüğüne, insan haklarına, en önemlisi de merhum Cemal Kaşıkçı'nın anısına ihanet olarak görüyorum. Bu, bence, sadece iktidar için değil ülkemiz açısından itibarı zedeleyen bir karar olmuştur. Adalet Bakanlığı’nın da taraf olarak, yani onay vermesiyle alınan kararın yanlış olduğunu düşünüyorum. Yargının bağımsızlığı, tarafsızlığı bu şekilde zedeleniyor” ifadelerini kullandı.

CHP Eskişehir Milletvekili Utku Çakırözer, TBMM Dışişleri Komisyonu’nda, Cemal Kaşıkçı davasının Suudi Arabistan’a devredilmesini eleştirdi. Çakırözer, “Dinlemelerimizde hangi ülkenin sorumluluğu ortada olmasına rağmen kapatılıyor olmasını ben adalete, vicdana, basın özgürlüğüne, insan haklarına, en önemlisi de merhum Cemal Kaşıkçı'nın anısına ihanet olarak görüyorum. Bu, bence, sadece iktidar için değil ülkemiz açısından itibarı zedeleyen bir karar olmuştur. Adalet Bakanlığı’nın da taraf olarak, yani onay vermesiyle alınan kararın yanlış olduğunu düşünüyorum. Yargının bağımsızlığı, tarafsızlığı bu şekilde zedeleniyor” ifadelerini kullandı. Utku Çakırözer, TBMM Dışişleri Komisyonu’nun bugünkü toplantısında Cemal Kaşıkçı davasının Suudi Arabistan’a devredilmesini gündeme getirdi. Çakırözer, şunları dile getirdi: “MERHUM CEMAL KAŞIKÇI'NIN ANISINA İHANET: Bir gazeteci olarak, gazetecilikten gelen bir mevkidaşınız olarak, Suudi gazeteci Cemal Kaşıkçı davasının bu şekilde kapatılmasını, yani burada işlenen bir katliamın burada süren davasının siyasetin baskısıyla, onayıyla kapanarak dosyanın da Birleşmiş Milletler raporunda suçlu olduğu yönünde deliller ortaya konan bir ülkeye, kendi istihbarat raporlarımızda, -muhtemelen biz dinlemedik ama işte, başka ülkelerin yetkilileriyle, gazetecileriyle paylaşıldığını biliyoruz- dinlemelerimizde hangi ülkenin sorumluluğu ortada olmasına rağmen kapatılıyor olmasını ben adalete, vicdana, basın özgürlüğüne, insan haklarına, en önemlisi de merhum Cemal Kaşıkçı'nın anısına ihanet olarak görüyorum. Keşke yapılmasaydı. Dava sürsün, yani gelir, gelmez… Ben anlıyorum. Ama böyle kapatmak; siyaset, ekonomik ilişkiler gelişsin, çıkarlarımız işte şey yapsın diye kapatmak doğru olmamıştır. Tabii ki ben Türkiye'nin çıkarını isterim ama bu şekilde değil, yani bu şekilde olmasın. YARGININ BAĞIMSIZLIĞI, TARAFSIZLIĞI BU ŞEKİLDE ZEDELENİYOR: Bütün dünya bunu konuşuyor şu anda. İki yıl önce Sayın Cumhurbaşkanı makale yazdı, ‘Sonuna kadar gideceğiz, sorumlular Suudi Arabistan yönetiminin en üstünde’ dediği Washington Post'un dün yazdıklarını sizler okumuşsunuzdur. O yüzden, yani keşke böyle kapatılmasaydı. Bu, bence, sadece iktidar için değil ülkemiz açısından itibarı zedeleyen bir karar olmuştur. Adalet Bakanlığı’nın da taraf olarak, yani onay vermesiyle alınan kararın yanlış olduğunu düşünüyorum. Yargının bağımsızlığı, tarafsızlığı bu şekilde zedeleniyor.”