,, ,

İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener Genel Başkanlığa Aday Olmayacağını Duyurdu

Siyaset 08.04.2024 - 10:53, Güncelleme: 08.04.2024 - 10:59 7451+ kez okundu.
 

İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener Genel Başkanlığa Aday Olmayacağını Duyurdu

İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, 30 yıllık siyasi kariyerinde milletin çıkarlarını ön planda tuttuğunu belirtti
İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener , 30 yıllık siyasi kariyerinde her zaman ülkenin ve milletin çıkarlarını ön planda tuttuğunu belirtti. Kendi bireysel çıkarlarını ve kısa vadeli kazanımları bir kenara bıraktığını, ahlaki değerleri ve Türkiye’nin ihtiyaçlarını her zaman merkeze aldığını ifade etti. Akşener, 31 Mart 2024 Mahalli İdareler seçimlerine İYİ Parti olarak bağımsız gireceklerini ve bu kararın amacının, partiyi siyasi kutuplaşmanın dışına çıkarmak ve millete yeni bir seçenek sunmak olduğunu belirtti. Seçim sonuçlarına ilişkin sorumluluğu üstlenen Akşener, İYİ Parti’nin bugün sarsılmış olmasına rağmen, iktidarın, ana muhalefetin veya 2028 hesapları peşinde olanların arka bahçesi olmaya direndiğini söyledi. Akşener, seçim sonuçlarına ilişkin muhasebeyi yapacakları ve 2028’e giden yolda rotalarını belirleyecekleri seçimli olağanüstü kurultayda Genel Başkanlığa aday olmayacağını duyurdu. Kurultayın partileri, milletleri ve ülkeleri için hayırlı olmasını diledi ve aday olacak tüm arkadaşlarına başarılar diledi.   Aziz Milletim; 30 yıllık siyasi kariyerim boyunca; ülkemizin geleceğini, milletimizin huzurunu, devletimizin iyiliğini yakından ilgilendiren birçok meselede kararlar almam, tutumlar benimsemem gerekti. Bu kararları alırken, bu tutumları takınırken de; her defasında bireysel çıkarlarımı, kısa vadeli potansiyel kazanımları ve yapılan her türlü “cazip” teklifi bir kenara bırakıp; sahip olduğum ahlaki değerleri, Cumhuriyetimizin temel ilkelerini ve Türkiye’nin ihtiyaçlarını merkeze aldım. Rabbime şükürler olsun ki; aldığım her kararın, benimsediğim her tutumun ne kadar isabetli olduğu da, her zaman kısa vadede olmasa da, zaman içerisinde mutlaka ispatlandı. Ayrıca günümüz siyasetinde görmeye pek alışık olmadığımız biçimde; şartlar ne kadar çetin, siyasi konjonktür ne kadar elverişsiz olursa olsun; her kararımın, her tutumumun sorumluluğunu almayı da mutlaka bildim. Nitekim ödenmesi gereken bedelleri de başkalarından bir beklentim olmaksızın her defasında ödedim. Bundan da asla pişman olmadım. Bildiğiniz üzere, 31 Mart 2024 Mahalli İdareler seçimleri öncesinde İYİ Parti olarak; yetkili kurullarımızın kararı doğrultusunda seçimlere hür ve müstakil olarak girmeyi tercih ettik. Bu kararı almamızdaki gayemiz; partimizi Türkiye’de gittikçe yerleşik hâle gelen siyasi kutupların yörüngesinden çıkartmak, milletimize de iki seçenek arasına sıkıştırıldığı rekabetsiz siyasetten kurtaracak nitelikte yeni bir seçenek sunarak ülkemize toplumsal, siyasi ve kurumsal çerçevede zararlarını hep beraber deneyimlediğimiz kutuplaşma ortamına son vermek için ilkesel bir adım atmaktı. Bu kararı alırken, kararı alan partinin genel başkanı olarak; karşımıza kimleri aldığımızı, elbette biliyordum. Göğüsleyeceğimiz türlü zorlukların, gayri ahlaki propagandaların, satın alınmış iradelerce yapılacak galiz taarruzların, elbette bilincindeydim. Potansiyel olarak alabileceğimiz menfi seçim sonucu riskinin, velhasıl yine bir bedel ödeme gerekliliğinin doğabileceğinin de pek tabii farkındaydım. Bu nedenle de süreç boyunca sonuçların sorumluğunun şahsıma ait olduğunu her fırsatta vurguladım. Ben şahsen seçim sonuçları kapsamında ödediğimiz ve ödediğim bedele razıyım. Geldiğimiz noktada İYİ Parti olarak ismimiz, bugünü kazanmak uğruna yarınları tehlikeye atan kirli pazarlıklarla anılmıyorsa, ben bu bedele razıyım. Bugün İYİ Parti sarsılmış; ama ne iktidarın ne ana muhalefetin, ne de 2028 hesapları kovalayan bir takım aktörlerin arka bahçesi olmaya direnmişse, ben bu bedele razıyım. Ve hatta İYİ Parti, bugünü feda etme uğruna, bu gidişle yarın Türkiye’nin önüne çıkacak türlü musibetlere karşı her zamanki dik duruşunu gösterebilecek bir tutum almayı başarabildiyse, ben bu bedele razıyım. Çünkü ben, dün olduğu gibi bugün de milletimin, devletimin, memleketimin iyiliği için her türlü bedeli öderim. Bu kapsamda, seçimlere dair muhasebemizi yapacağımız, 2028’e giden yolda rotamızı belirleyeceğimiz seçimli olağanüstü kurultayımızda Genel Başkanlığa aday olmayacağımı ilan ediyorum. Kurultayımızın şimdiden; partimiz, milletimiz ve memleketimiz için hayırlara vesile olmasını diliyor, aday olacak tüm arkadaşlarıma başarılar diliyorum
İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, 30 yıllık siyasi kariyerinde milletin çıkarlarını ön planda tuttuğunu belirtti

İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener , 30 yıllık siyasi kariyerinde her zaman ülkenin ve milletin çıkarlarını ön planda tuttuğunu belirtti. Kendi bireysel çıkarlarını ve kısa vadeli kazanımları bir kenara bıraktığını, ahlaki değerleri ve Türkiye’nin ihtiyaçlarını her zaman merkeze aldığını ifade etti.

Akşener, 31 Mart 2024 Mahalli İdareler seçimlerine İYİ Parti olarak bağımsız gireceklerini ve bu kararın amacının, partiyi siyasi kutuplaşmanın dışına çıkarmak ve millete yeni bir seçenek sunmak olduğunu belirtti.

Seçim sonuçlarına ilişkin sorumluluğu üstlenen Akşener, İYİ Parti’nin bugün sarsılmış olmasına rağmen, iktidarın, ana muhalefetin veya 2028 hesapları peşinde olanların arka bahçesi olmaya direndiğini söyledi.

Akşener, seçim sonuçlarına ilişkin muhasebeyi yapacakları ve 2028’e giden yolda rotalarını belirleyecekleri seçimli olağanüstü kurultayda Genel Başkanlığa aday olmayacağını duyurdu. Kurultayın partileri, milletleri ve ülkeleri için hayırlı olmasını diledi ve aday olacak tüm arkadaşlarına başarılar diledi.

 

Aziz Milletim; 30 yıllık siyasi kariyerim boyunca; ülkemizin geleceğini, milletimizin huzurunu, devletimizin iyiliğini yakından ilgilendiren birçok meselede kararlar almam, tutumlar benimsemem gerekti. Bu kararları alırken, bu tutumları takınırken de; her defasında bireysel çıkarlarımı, kısa vadeli potansiyel kazanımları ve yapılan her türlü “cazip” teklifi bir kenara bırakıp; sahip olduğum ahlaki değerleri, Cumhuriyetimizin temel ilkelerini ve Türkiye’nin ihtiyaçlarını merkeze aldım. Rabbime şükürler olsun ki; aldığım her kararın, benimsediğim her tutumun ne kadar isabetli olduğu da, her zaman kısa vadede olmasa da, zaman içerisinde mutlaka ispatlandı. Ayrıca günümüz siyasetinde görmeye pek alışık olmadığımız biçimde; şartlar ne kadar çetin, siyasi konjonktür ne kadar elverişsiz olursa olsun; her kararımın, her tutumumun sorumluluğunu almayı da mutlaka bildim. Nitekim ödenmesi gereken bedelleri de başkalarından bir beklentim olmaksızın her defasında ödedim. Bundan da asla pişman olmadım. Bildiğiniz üzere, 31 Mart 2024 Mahalli İdareler seçimleri öncesinde İYİ Parti olarak; yetkili kurullarımızın kararı doğrultusunda seçimlere hür ve müstakil olarak girmeyi tercih ettik. Bu kararı almamızdaki gayemiz; partimizi Türkiye’de gittikçe yerleşik hâle gelen siyasi kutupların yörüngesinden çıkartmak, milletimize de iki seçenek arasına sıkıştırıldığı rekabetsiz siyasetten kurtaracak nitelikte yeni bir seçenek sunarak ülkemize toplumsal, siyasi ve kurumsal çerçevede zararlarını hep beraber deneyimlediğimiz kutuplaşma ortamına son vermek için ilkesel bir adım atmaktı. Bu kararı alırken, kararı alan partinin genel başkanı olarak; karşımıza kimleri aldığımızı, elbette biliyordum. Göğüsleyeceğimiz türlü zorlukların, gayri ahlaki propagandaların, satın alınmış iradelerce yapılacak galiz taarruzların, elbette bilincindeydim. Potansiyel olarak alabileceğimiz menfi seçim sonucu riskinin, velhasıl yine bir bedel ödeme gerekliliğinin doğabileceğinin de pek tabii farkındaydım. Bu nedenle de süreç boyunca sonuçların sorumluğunun şahsıma ait olduğunu her fırsatta vurguladım. Ben şahsen seçim sonuçları kapsamında ödediğimiz ve ödediğim bedele razıyım. Geldiğimiz noktada İYİ Parti olarak ismimiz, bugünü kazanmak uğruna yarınları tehlikeye atan kirli pazarlıklarla anılmıyorsa, ben bu bedele razıyım. Bugün İYİ Parti sarsılmış; ama ne iktidarın ne ana muhalefetin, ne de 2028 hesapları kovalayan bir takım aktörlerin arka bahçesi olmaya direnmişse, ben bu bedele razıyım. Ve hatta İYİ Parti, bugünü feda etme uğruna, bu gidişle yarın Türkiye’nin önüne çıkacak türlü musibetlere karşı her zamanki dik duruşunu gösterebilecek bir tutum almayı başarabildiyse, ben bu bedele razıyım. Çünkü ben, dün olduğu gibi bugün de milletimin, devletimin, memleketimin iyiliği için her türlü bedeli öderim. Bu kapsamda, seçimlere dair muhasebemizi yapacağımız, 2028’e giden yolda rotamızı belirleyeceğimiz seçimli olağanüstü kurultayımızda Genel Başkanlığa aday olmayacağımı ilan ediyorum. Kurultayımızın şimdiden; partimiz, milletimiz ve memleketimiz için hayırlara vesile olmasını diliyor, aday olacak tüm arkadaşlarıma başarılar diliyorum

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve newsfindy.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.