CHP’li Şahbaz’dan şehir hastaneleri için suç duyurusu: “Türkiye tarihinin en büyük yolsuzluğu”

CHP Genel Başkan Yardımcısı Zeliha Aksaz Şahbaz, şehir hastanelerindeki kamu zararına ilişkin dönemin Sağlık Bakanları, Bakan Yardımcıları ve ilgili bürokratları hakkında "görevi kötüye kullanma", "ihmal", "kamu zararına sebebiyet verme" iddiasıyla suç duyurusunda bulundu. Şahbaz, “Şehir hastaneleri, artık bir sağlık yatırımı değil; halkın parasının uluslararası sermayeye taşınmasının yolu olmuştur. Bu dev yapıların arkasında Türkiye tarihinin en büyük yolsuzluğu gizlidir”

CHP Genel Başkan Yardımcısı Zeliha Aksaz Şahbaz, şehir hastanelerinde tespit edilen kamu zararına ilişkin, dönemin Sağlık Bakanları, bakan yardımcıları ve ilgili bürokratlar hakkında “görevi kötüye kullanma”, “ihmal” ve “kamu zararına sebebiyet verme” iddialarıyla Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’na suç duyurusunda bulundu. Şahbaz, şehir hastanelerinin artık bir sağlık yatırımı olmaktan çıkıp “halkın parasının uluslararası sermayeye aktarılmasının yolu haline geldiğini” belirterek, “Bu dev yapıların arkasında Türkiye tarihinin en büyük yolsuzluğu gizlidir” dedi. Suç duyurusunun ardından Ankara Adliyesi önünde açıklama yapan Şahbaz, 2021–2024 Sayıştay raporlarında şehir hastaneleriyle ilgili tekrarlanan usulsüzlüklere dikkat çekti. Şahbaz, kamu zararının boyutunu rakamlarla ortaya koyarak 2025 yılının ilk 10 ayında 18 şehir hastanesine 101 milyar 828 milyon lira ödendiğini söyledi. 2017’den bu yana devlet kasasından şehir hastaneleri için 9 milyar 601 milyon dolar kira, 5 milyar 755 milyon dolar hizmet bedeli olmak üzere toplam en az 15 milyar 357 milyon dolar çıktığını belirtti. 2026 bütçesinden de şehir hastanelerine 136 milyar 148 milyon TL, yani 3 milyar 230 milyon dolar ödenek ayrıldığını hatırlattı. Şahbaz, Cumhurbaşkanlığı Strateji ve Bütçe Başkanlığı’na göre şehir hastanelerinin yapım maliyetinin 13 milyar 802 milyon dolar olduğunu, buna rağmen halkın kasasından çok daha fazlasının ödendiğini ifade etti. Sözleşmelere göre 25 yıla, eski Sağlık Bakanı Fahrettin Koca’nın açıklamalarına göre ise en az 18 yıla yayılan ödeme sürecinin devam edeceğini belirterek, bu durumun “sürdürülebilir olmadığını” vurguladı. Sayıştay’ın yıllardır tekrarladığı bulguların dikkate alınmadığını söyleyen Şahbaz, şehir hastanelerinde sözleşmede yer aldığı halde yapılmayan bölümler, kurulmamış cihazlar ve eksik hizmetler bulunduğunu; buna rağmen devletin bu hizmetler sanki eksiksiz verilmiş gibi ödeme yapmaya devam ettiğini belirtti. Ayrıca bazı hastanelerde inşaatların erken başlamasına rağmen bu sürenin kiralardan düşülmediğini ve devletin revizyon yapmadan fazladan ödeme yaptığını söyledi. Bir diğer usulsüzlük olarak yatırım dönemindeki KDV muafiyetlerine değinen Şahbaz, şirketlerin bu muafiyet karşılığında kira süresinin bir kısmından feragat etmesi veya kira bedelinden indirim yapması gerektiğini ancak bunun gerçekleşmediğini ifade etti. Böylece devletin hem vergi gelirinden olduğunu hem de sözleşme gereği yapılması gereken indirimlerin uygulanmadığını dile getirdi. Ayrıca hastanelerde ısıtma ve soğutma giderleri dâhil olmak üzere çamaşırhane ve laboratuvar gibi hizmet alanlarına ilişkin bedellerin tahsil edilmediğini söyleyen Şahbaz, “Bu büyük yağmanın bedelini emeklilerimiz, emekçilerimiz, çocuklarımız, yoksullar ödüyor” dedi. Yapılan harcamaların halkın yaşam koşullarını doğrudan etkilediğini, ailelerin temel ihtiyaçlarını karşılayamaz hale geldiğini belirtti. Şahbaz sözlerini, “Bu düzen değişmeden Türkiye sağlıklı kalamaz, adalet olmaz. Sözleşmeler yeniden masaya yatırılmalı, kamu yararı korunmalı. Bu hortum kesilmeden milyonlarca insanın üzerindeki yük hafiflemez. Bugün burada yalnızca bir açıklama yapmıyoruz; halkımızın hakkı için mücadeleyi büyütüyoruz. Bu soygun düzenine son vereceğimizi ilan ediyoruz” diyerek tamamladı.