Remzi Çayır: Hükümetin 20 Yıl Sonra Milletin Önüne Çıkıp '5 Yıl Daha İstiyorum' Demesi Siyasetin Rezaletidir

Milli Yol Partisi Genel Başkanı Remzi Çayır, “‘Beş yıl daha verin bize, 20 yıl yetmedi’ diyorlar. Ülkeye bakar mısınız? Siyasete bakar mısınız? Rezalete bakar mısınız? 20 yıl ülke yöneteceksin, 20 yıl sana yetmeyecek. Bize öbür taraftaki cenneti gösterme. Cenneti, siyasetçi burada yaşatacak millete. Temel ödevi bu. Onun için hükümetin 20 yıl sonra milletin önüne çıkıp ‘5 yıl daha istiyorum’ demesi kesinlikle ve kesinlikle siyasetin rezaletidir” dedi.

  Remzi Çayır , bugün partisinin genel merkezinde düzenlediği basın toplantısında ülke ekonomisine ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Remzi Çayır şunları söyledi: “Bugün Türkiye ramazan ayını yaşamaktadır. Ramazan ayında insanlar, ibadetlerini rahat yapabilmeleri için, Allah’la daha güçlü bağlar kurabilmek için bir çaba içerisinde oluyorlar. Ancak yaşadığımız şartlar, Türkiye’nin içinde bulunduğu durum, ne yazık ki insanları günü birlik kaygıların içerisine sürükledi. Hayat pahalılığıyla uğraşan dar gelirli, ne yazık ki yarını göremez oldu. Yarından umutlu değil milletimiz. Hele emekliler, hele sabit gelirliler, 4 bin 250 lirayla yaşamaya çalışanlar, bırakın ramazan ayının huzurunu işlerinde, aşlarında zorluk yaşıyorlar. “AKLIMIZLA ALAY EDİYORLAR” Düşünün, devletin açıkladığı hayat pahalılığı rakamı yüzde 61. Bir ülke düşünün, 20 yıldır iktidarda olan bir hükümet düşünün. 20 yıl sonra geldiği noktaya bakın. Yönetimi devraldığında enflasyon yüzde 60-70. 20 yıl sonra yine yüzde 60-70. Hiçbir şey olmamış gibi ülkeyi yönetenler, milletin gözünün içine bakarak ‘Az sabredin, biraz dayanın, hayatınızı kolaylaştıracağız’ diyorlar. Ne zaman? ‘5 yıl daha verin bize, 20 yıl yetmedi’ diyorlar. Ülkeye bakar mısınız? Siyasete bakar mısınız? Rezalete bakar mısınız? 20 yıl ülke yöneteceksin, 20 yıl sana yetmeyecek. Bize öbür taraftaki cenneti gösterme. Cenneti, siyasetçi burada yaşatacak millete. Temel ödevi bu. Onun için hükümetin 20 yıl sonra milletin önüne çıkıp ‘5 yıl daha istiyorum’ demesi kesinlikle ve kesinlikle siyasetin rezaletidir. Artık böyle geldi, böyle gitmemeli. Aklımızla alay ediyorlar, aklımızla. “TÜRKİYE’Yİ GETİRDİKLERİ BU AÇMAZI SIRF DÜŞMANLARLA İZAHA KALKIŞIYORLAR” Türkiye’de şu an hayat pahalılığı yüzde 100’ün üzerinde. Marketler suçluymuş, dışarıda düşmanlar varmış. Enflasyonu düşmanlar azdırıyormuş. Masala bak masala. Yeter yahu yer bu masallar. Bilimsel olarak, rasyonel olarak bu işin özü matematiktir. Sen kimi kandırıyorsun? Yapamadıklarını, iş bilmezliklerini, ne yazık ki Türkiye’yi getirdikleri bu açmazı sırf düşmanlarla izaha kalkışıyorlar. 150 yıldır diğer siyasetçilerin yaptığı gibi. 150 yıldır masal aynı. “MİLLETİN PARASINI ZENGİNE VERMİŞLER” Kur korumalı parayı bankaya yatıran kim? Bankada parası olanlar kim? Zenginler. Fakirin bankada neyi var? Borcu. Parası var mı? Yok. Peki zenginin parasını dövize dayalı garanti altına almak kimin aklı? Zenginin parasını korumak hükümetin işi mi? Fakirin hukukunu korumuyor. Fakirin daha iyi yaşamasıyla ilgili bir önerisi, bir çabası yok. Zenginin bankadaki parasını ‘aman dövizden dolayı zarar görmesin zenginlerimiz’ diye koruma altına alıyor. Bunun son üç aydaki maliyeti Hazine’ye nedir biliyor musunuz? 42 milyar. Devletin hazinesinden, milletin parasını zengine vermişler. Aradaki makası kapatmak için.”