,, ,

Eko İklim Ekonomi Ve İklim Değişikliği Zirvesi Başladı

Gündem 30.03.2022 - 17:47, Güncelleme: 30.03.2022 - 17:47 3760+ kez okundu.
 

Eko İklim Ekonomi Ve İklim Değişikliği Zirvesi Başladı

Eko İklim Ekonomi ve İklim Değişikliği Zirvesi Ankara Ticaret Odası (ATO) Congresium da başladı.
ATO Yönetim Kurulu Başkanı Gürsel Baran “Yeşil dönüşümü gerçekleştirdiğimiz takdirde mevcut avantajlara bir yenisini daha ekleyerek dünyanın lojistik ve tedarik merkezi olabilecek durumdayız” dedi. Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş “Bizler de Ankara Büyükşehir Belediyesi olarak bu dönüşümü önemseyen projelere imza atıyoruz. Türkiye’nin uluslararası standartlarda dönüştürülmüş ilk yüzde 100 yerli otobüsüyle yenilebilir enerji ve çevre teknoloji merkezimizde, yeşil alanlarımızda ve su kaynaklarının etkin kullanımı için yaptığımız faaliyetlerde kentimize ve aslında tüm insanlığa katkı sunuyoruz” diye konuştu. ATO’nun öncülük ettiği ve 2 gün sürecek Eko İklim Ekonomi ve İklim Değişikliği Zirvesi, ATO Congresium’da başladı. Tiyatro oyuncusu Altan Erkekli nin sunduğu zirvenin açılış töreninde, iklim değişikliğine ilişkin farkındalık yaratmak amacıyla dans gösterileri yapıldı.  Program başında katılımcılara iklim değişikliğinin doğurduğu sonuçlarla ilgili kısa bir film gösterisi izletildi. Son olarak gençlerden oluşan bir grup, iklim değişikliği ile ilgili kısa bir tiyatro gösterisi sergilendi. Programda, sanatçılar Beren Saat ve Kenan Doğulu, “İklim Elçisi” olarak seçildi. Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş, sanatçılara plaketlerini verdi. Plaketini alan Kenan Doğulu, müzik yasağına ilişkin bürokratlara seslendi. Doğulu, “Müzik yasağının kalkmasını rica ediyorum, bütün müzik camiası, müzik emekçileri çok zor durumdalar” dedi. Eko İklim Ekonomi ve İklim Değişikliği Zirvesi’nde, ATO Yönetim Kurulu Başkanı Gürsel Baran, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş, Türkiye Belediyeler Birliği Başkanı Fatma Şahin  Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu Organize Sanayi Bölgeleri Üst Kuruluşu Başkanı Memiş Kütükçü ve Türkiye İhracatçılar Meclisi Başkanı İsmail Gülle konuştu. Programda yer alan açılış konuşmaları sırasıyla şöyle:  ATO Yönetim Kurulu Başkanı Gürsel Baran: Soluyacak hava, içecek su, yiyecek gıda bulamayacak kadar hayati riskleri barındıran iklim değişikliği yaşamın her alanını tehdit etmesi nedeniyle çağımızın en acil sorunu durumda. Sıcaklık artışlarının önüne geçilmesini ve durdurulmasını öngören uluslararası sözleşmeler ise ülkeleri bu küresel sorun karşısında ortak mücadeleye yönlendiriyor. Paris İklim Anlaşması başta ekonomik sistem olmak üzere sosyal, kültürel ve ekolojik sistemde büyük değişimleri öngörüyor. 2050 yılında karbon nötr kıta olmayı hedefleyen AB de bu hedefe ulaşmak için Yeşil Mutabakatı devreye sokuyor. Mutabakat hem bir çevre politikası hem de kapsamlı bir makroekonomik programı içeriyor. Çevre ve geleceğimizi ilgilendiren bir sorun olduğu kadar ticaret rekabet konusu da olan iklim değişikliği üretim, atık yönetimi, tüketim kalıplarında kapsamlı bir dönüşüm ihtiyacını beraberinde getiriyor. Geçmişte birçok ilkin merkezi haline gelen Ankara bugün de iklim değişikliği konusunda bir ilki ortaya koyuyor. İlk defa bu kadar çok paydaşlı ve geniş bir mutabakatla iklim değişikliğine karşı farkındalık ve dönüşüm için sivil bir hareket başlattık. ATO olarak sahip olduğumuz misyon ve vizyonla ülkemizin yeşil dönüşüm konusunda da vaziyet alıyoruz. Bu zirvede iş dünyası, kamu kuruluşları, yerel yönetimler, özel sektör, uluslararası kuruluşlar ve sivil toplum kuruluşlarıyla bir görev üstlendik. Tarihteki her önemli görevde sorumluluk üstlenen milli mücadeleye karargâh olan başkent Ankara, bugün de ortak olarak akıl ve eylem birliğini yeşil dönüşüm konusunda ortaya koyuyor. İklim değişikliği konusu tüm detaylarıyla ele alınacak. Bu zirve geleceğimizi emanet edeceğimiz gençlerimiz için de ufuk açıcı bir deneyim olacak. Dünya Paris İklim Anlaşmasını ve AB’nin Yeşil Mutabakatı temelleri üzerine yeni bir toplumsal düzene doğru yeniden şekilleniyor. Son birkaç yıldır pandemi ve savaş başta olmak üzere yaşadığımız gelişmeler gösterdi ki Türkiye ekonomisi güçlü bir ekonomi ve Türk müteşebbisi dinamik yapısıyla değişime kolayca adapte olabiliyor. Yeşil dönüşümü gerçekleştirdiğimiz takdirde mevcut avantajlara bir yenisini daha ekleyerek dünyanın lojistik ve tedarik merkezi olabilecek durumdayız. “TÜRKİYE’Yİ BİR YIL İÇİNDE ŞARJ İSTASYONLARIYLA DONATMIŞ OLACAĞIZ” Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank: “Biz Türkiye olarak, iklim değişikliği konusunda üzerimize düşeni yaptık, bundan sonra da yapmaya devam edeceğiz. Türkiye olarak karbon nötr bir ülke oluştursak bile diğer ülkelerin o adımları atmaması durumunda dünyayı yaşanabilir bir hale getirmemiz mümkün değil. Ülkelerin hepsinin sorumluluk alması lazım. Enerji başta olmak üzere israfın en aza indirildiği, karbon ayak izinin olmadığı bir yapıya dönüşüm olmazsa olmazımızdır. Biz ülke olarak bu konuda kararlılığımızı, Paris İklim Antlaşması’nı imzalayarak TBMM’de onaylayarak gösterdik. Avrupa Yeşil Mutabakatı’na uyum konusunda da gerekli tüm hazırlıklarımızı sürdürüyoruz. Milli teknoloji hamlesi vizyonu doğrultusunda başlattığımız TOGG projesi bu hamlelerin başında geliyor. Zamanında doğru teknolojiye yatırım yaparak hayata geçirdiğimiz bu proje sayesinde otomotiv sektöründe rekabetçiliğimizi arttıracağız. TOGG, sektördeki yeşil dönüşümün öncüsü olacak. Gerek fabrikanın inşası ve aracın geliştirilmesi ile ilgili çalışmalar devam edecek. TOGG’un piyasaya çıkmasıyla bu farkındalık artacak. Elektrikli araç yatırımlarının tam gaz devam ettiğini görüyoruz. Kocaeli’nde bu ay itibariyle Ford Otosan tam elektrikli araçlarının üretimine başlayacak. Yine bunun gibi birçok marka da ülkemize gelmek için fırsat kolluyor. Elektrikli araçlar konusunda ülkemizin global bir üretim üssü olacak. Şarj alt yapılarıyla ilgili ihtiyaçlar, yüksek hızlı şarj istasyonlarının yaygınlaşması için Bakanlık olarak destek programları hazırladık. 81 ilin tamamında 1.500’ün üzerinde yüksek hızlı şarj istasyonlarının kurulması için toplamda 300 milyon TL’lik bir destek vereceğiz. Tamamını hibe olarak firmalarımıza, bu alanda yatırım yapacak vatandaşlarımıza vereceğiz. Türkiye’yi bir yıl içinde şarj istasyonlarıyla donatmış olacağız.” “BİZLER DE ANKARA BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ OLARAK BU DÖNÜŞÜMÜ ÖNEMSEYEN PROJELERE İMZA ATIYORUZ” Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş: “Sürekli ötelenen hak ettiği değeri görmeyen sadece ülkemizi değil tüm insanlığı ilgilendiren böyle önemli bir meselenin Ankaramızda ele alınmasını Ankara’nın bu konuda da öncü kent kimliğine sahip olmasını çok değerli buluyorum. Günümüzde iklim değişikliğiyle birlikte alışılmışın dışından olaylara tanık olmaktayız; orman yangıları ve sel felaketlerindeki artış, kuralık süresinin ve şiddetinin uzaması, ekosistemdeki bozulmalar, maddi ve manevi olarak tüm yaşamımızı olumsuz etkilemektedir. Eğer bu konularda tedbir alınmazsa 2050 yılına geldiğimizde yılda 23 trilyon dolarlık ekonomik kaybın yaşanacağı tahmin ediliyor. Kentlerimizin bu durumlara hazırlıksız olması, altyapı yatırımlarının kentleşme sürecinin, planlamanın iklim krizine uygun yapılmamış olmaması kuşkusuz bu ekonomik maliyetleri daha da artıracaktır. Ankara’da bu bina dahil gördüğümüz ne kadar beton bina varsa Ankara’daki arazinin sadece yüzde 3’ünü teşkil ediyor. Düşünün sadece yüzde 3’e sıkışmış durumda. Bu sıkışmış şehirleşme modelinin Ankara’ya ne kadar zarar verdiğini yaşayarak görüyoruz. Bir mahallede yağmur yağarken hemen yanında sel seli götürüyor, diğerinde günlük güneşlik hava durumu var. Orman yangınları, sel felaketleri ve kuraklıktan yaşanılan manevi etkinin bizler için parasal bir karşılığı yoktur. Geçtiğimiz yıllarda iklim değişikliğine uyumlu yaklaşımlar ortaya konulamadığı için çok fazla can kayıpları da yaşadık. Paris İklim Anlaşması’na ülkemiz geçen yıl katılmış TBMM’de ortak akılla ve oybirliği ile taraf olmuştur. Bu karar Meclis’te oy birliği ile alınan nadir kararlar arasında yerini almıştır. İklim değişikliği hepimizin ortak sorunudur ve ortak çözüm bulunması da zorunludur. AB ve İngiltere kömürlü termik santraller ortadan kalkıyor. Bizler de Ankara Büyükşehir Belediyesi olarak bu dönüşümü önemseyen projelere imza atıyoruz. Türkiye’nin uluslararası standartlarda dönüştürülmüş ilk yüzde 100 yerli otobüsüyle yenilebilir enerji ve çevre teknoloji merkezimizde, yeşil alanlarımızda ve su kaynaklarının etkin kullanımı için yaptığımız faaliyetlerde kentimize ve aslında tüm insanlığa katkı sunuyoruz. Bu çalışmalarımıza devam edeceğimizi belirtiyor Eko İklim Zirvesi’nin kentimize ve ülkemize sunacağı katkılar için bu organizasyonda emeği geçen herkese şimdiden teşekkür ediyor, hepinize sevgi ve saygılarımı sunuyorum.” “TÜRKİYE, EN ÇOK BİSİKLET YOLU PROJESİ ÜRETEN ÜLKE OLDU” Türkiye Belediyeler Birliği Başkanı Fatma Şahin: “İspanya ve Avusturya, Avrupa Birliği’ne en çok proje üreten ülkelerdi. Bu yıl, bütün şehirler başta olmak üzere, hep birlikte öyle büyük projeler ürettik ki, bisiklet ve bisiklet yoluna en çok proje üreten ülke olduk. Elektrik maliyetlerini giderecek, yüksek teknolojiye geçecek yenilenebilir enerjiye geçmemiz lazım. Kim yapacak? Biz yapacağız. Çocuklarımıza daha güzel bir dünya bırakmak için yeşil kalkınma için biz de varız diyoruz.” “ATALANTİK’İN İKİ YAKASINDA YENİ BİR DÜNYA ŞEKİLLENMEKTEDİR, BU AÇIDAN GERÇEK BİR DÖNÜM NOKTASINDAYIZ” Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu: “İklim değişikliği gündemi 2021’de harekete geçti ve dünya ilk sıraya yerleşti. Paris İklim Anlaşması ile birlikte gelişmiş ülkeler teker teker net sıfır hedeflerini açıkladılar. Fransa, Birleşik Krallık, Güney Kore 2050 yılını hedef olarak açıkladılar. Bizde 2053 yılını belirledik. Bu sene finansal sistemde de bir nevi yeşillenme yılı olacak. AB’nin yeşil yatırım standartlarına ilişkin sınıflandırma çalışması bu süreci şekillendirecek. Yeşil yatırımların finansal sisteme erişimi ucuzlayacak ve kolaylaşacak. Artık bankalar şirketlerden karbon ve su ayak izni belgelendirmelerini talep edecek. Atık üretim planları standartlara uygun mu diye araştırılacak. Yabancı tasarruflar daha fazla yeşil yatırım imkanı arayacağından Türkiye’nin büyüme ve istihdam gündeminin önceliği de yeşil yatırımlar olacak. Yeşil sanayi devrimini kaçırmamak için ortak akla ve konuşmaya ihtiyaç var. Bugünün kısır gündeminden kurtularak burada olduğu gibi yarını konuşmaya başlamalıyız. Yeşil Mutabakat süreci Türkiye’nin yeni bir kalkınma ve zenginleşme gündemi olarak kabul görmeli. Kömürden çıkış için ülkemiz koşullarına uygun bir takvim belirlenmesi de bu sürecin önemli bir parçası olacak. Elbette kolay değil ama hepsi yapılabilir. Öncelikle firmalarımızın karbon salınımlarını azaltmalarını teşvik edecek bir karbon vergilemesi sistemine ihtiyaç bulunmaktadır. Uzun süreden beri ekonomide böyle yapılsa bir reform gündemine de hepimizin ihtiyacı var. Özetle Atlantik’in iki yakasında yeni bir dünya şekillenmektedir, bu açıdan gerçek bir dönüm noktasındayız, yeni bir teknolojik sıçramanın eşiğindeyiz. Yaşam biçimimizi değiştireceğiz.” “HEDEFİMİZ, YENİLENEBİLİR ENERJİ YATIRIMLARINI İKİ KATINA ÇIKARMAK” Organize Sanayi Bölgeleri Üst Kuruluşu Başkanı Memiş Kütükçü: “Ortak evimiz dünyamızı ortak bir sorumlulukla kurtarmazsak önümüzdeki dönem bütün dünya iklim mülteciliğiyle mücadele etmek zorunda kalacak. İktisadi, üretim faaliyetlerini içine alacak şekilde bir kalkınma meselesi haline gelmiştir. 81 ilde sayıları 365’e ulaşan organize sanayi bölgelerinin üst kuruluşu olarak bu konuda daha güçlü bir sorumluluk bilinciyle hareket etmekte kararlıyız. Hedefimiz, organize sanayi bölgelerinde bin 372 megawata ulaşmış olan yenilenebilir enerji yatırımlarını 2030’a kadar iki katına çıkarmak.” “TÜM PARTNERLER BU İŞİN FARKINDA VE AKSİYONUNU ALMIŞ DURUMDA” Türkiye İhracatçılar Meclisi Başkanı İsmail Gülle: “Eko İklim iki başlık, ikisi birbirini etkileyen iki değer. Ekonomi iklimi bozuyor, iklimde geldiği koşullar itibariyle ekonomiyi bozuyor. Sürdürülebilirlik ve dijitalleşme bu iki ana başlık içinde yaşadığımız düzen. İzlediğimiz filmdeki tablonun günahkarını aramanın kimseye faydası yok. Gelinen noktada hepimiz sorumluyuz hiç kimse masum değil. Hayatın içerisinde ekoloji yaratan tüm partnerler bu işin farkında ve aksiyonunu almış durumda. Bizde bu sorunda üstümüze düşen göreve sahip çıktık. Biz çevresine, havaya, suya, toprağa, denizimize sahip çıkacak üretiminin destekçisiyiz. Dünyayı bundan sonra eski haline getirmekte zorlanabiliriz ama en azından bundan sonra yapacaklarımızda bir paydaş olabiliriz.”  
Eko İklim Ekonomi ve İklim Değişikliği Zirvesi Ankara Ticaret Odası (ATO) Congresium da başladı.

ATO Yönetim Kurulu Başkanı Gürsel Baran “Yeşil dönüşümü gerçekleştirdiğimiz takdirde mevcut avantajlara bir yenisini daha ekleyerek dünyanın lojistik ve tedarik merkezi olabilecek durumdayız” dedi. Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş “Bizler de Ankara Büyükşehir Belediyesi olarak bu dönüşümü önemseyen projelere imza atıyoruz. Türkiye’nin uluslararası standartlarda dönüştürülmüş ilk yüzde 100 yerli otobüsüyle yenilebilir enerji ve çevre teknoloji merkezimizde, yeşil alanlarımızda ve su kaynaklarının etkin kullanımı için yaptığımız faaliyetlerde kentimize ve aslında tüm insanlığa katkı sunuyoruz” diye konuştu.

ATO’nun öncülük ettiği ve 2 gün sürecek Eko İklim Ekonomi ve İklim Değişikliği Zirvesi, ATO Congresium’da başladı. Tiyatro oyuncusu Altan Erkekli nin sunduğu zirvenin açılış töreninde, iklim değişikliğine ilişkin farkındalık yaratmak amacıyla dans gösterileri yapıldı.  Program başında katılımcılara iklim değişikliğinin doğurduğu sonuçlarla ilgili kısa bir film gösterisi izletildi. Son olarak gençlerden oluşan bir grup, iklim değişikliği ile ilgili kısa bir tiyatro gösterisi sergilendi.

Programda, sanatçılar Beren Saat ve Kenan Doğulu, “İklim Elçisi” olarak seçildi. Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş, sanatçılara plaketlerini verdi. Plaketini alan Kenan Doğulu, müzik yasağına ilişkin bürokratlara seslendi. Doğulu, “Müzik yasağının kalkmasını rica ediyorum, bütün müzik camiası, müzik emekçileri çok zor durumdalar” dedi.

Eko İklim Ekonomi ve İklim Değişikliği Zirvesi’nde, ATO Yönetim Kurulu Başkanı Gürsel Baran, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş, Türkiye Belediyeler Birliği Başkanı Fatma Şahin  Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu Organize Sanayi Bölgeleri Üst Kuruluşu Başkanı Memiş Kütükçü ve Türkiye İhracatçılar Meclisi Başkanı İsmail Gülle konuştu. Programda yer alan açılış konuşmaları sırasıyla şöyle:

 ATO Yönetim Kurulu Başkanı Gürsel Baran:

Soluyacak hava, içecek su, yiyecek gıda bulamayacak kadar hayati riskleri barındıran iklim değişikliği yaşamın her alanını tehdit etmesi nedeniyle çağımızın en acil sorunu durumda. Sıcaklık artışlarının önüne geçilmesini ve durdurulmasını öngören uluslararası sözleşmeler ise ülkeleri bu küresel sorun karşısında ortak mücadeleye yönlendiriyor. Paris İklim Anlaşması başta ekonomik sistem olmak üzere sosyal, kültürel ve ekolojik sistemde büyük değişimleri öngörüyor. 2050 yılında karbon nötr kıta olmayı hedefleyen AB de bu hedefe ulaşmak için Yeşil Mutabakatı devreye sokuyor. Mutabakat hem bir çevre politikası hem de kapsamlı bir makroekonomik programı içeriyor. Çevre ve geleceğimizi ilgilendiren bir sorun olduğu kadar ticaret rekabet konusu da olan iklim değişikliği üretim, atık yönetimi, tüketim kalıplarında kapsamlı bir dönüşüm ihtiyacını beraberinde getiriyor.

Geçmişte birçok ilkin merkezi haline gelen Ankara bugün de iklim değişikliği konusunda bir ilki ortaya koyuyor. İlk defa bu kadar çok paydaşlı ve geniş bir mutabakatla iklim değişikliğine karşı farkındalık ve dönüşüm için sivil bir hareket başlattık. ATO olarak sahip olduğumuz misyon ve vizyonla ülkemizin yeşil dönüşüm konusunda da vaziyet alıyoruz. Bu zirvede iş dünyası, kamu kuruluşları, yerel yönetimler, özel sektör, uluslararası kuruluşlar ve sivil toplum kuruluşlarıyla bir görev üstlendik. Tarihteki her önemli görevde sorumluluk üstlenen milli mücadeleye karargâh olan başkent Ankara, bugün de ortak olarak akıl ve eylem birliğini yeşil dönüşüm konusunda ortaya koyuyor. İklim değişikliği konusu tüm detaylarıyla ele alınacak. Bu zirve geleceğimizi emanet edeceğimiz gençlerimiz için de ufuk açıcı bir deneyim olacak.

Dünya Paris İklim Anlaşmasını ve AB’nin Yeşil Mutabakatı temelleri üzerine yeni bir toplumsal düzene doğru yeniden şekilleniyor. Son birkaç yıldır pandemi ve savaş başta olmak üzere yaşadığımız gelişmeler gösterdi ki Türkiye ekonomisi güçlü bir ekonomi ve Türk müteşebbisi dinamik yapısıyla değişime kolayca adapte olabiliyor. Yeşil dönüşümü gerçekleştirdiğimiz takdirde mevcut avantajlara bir yenisini daha ekleyerek dünyanın lojistik ve tedarik merkezi olabilecek durumdayız.

“TÜRKİYE’Yİ BİR YIL İÇİNDE ŞARJ İSTASYONLARIYLA DONATMIŞ OLACAĞIZ”

Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank:

“Biz Türkiye olarak, iklim değişikliği konusunda üzerimize düşeni yaptık, bundan sonra da yapmaya devam edeceğiz. Türkiye olarak karbon nötr bir ülke oluştursak bile diğer ülkelerin o adımları atmaması durumunda dünyayı yaşanabilir bir hale getirmemiz mümkün değil. Ülkelerin hepsinin sorumluluk alması lazım. Enerji başta olmak üzere israfın en aza indirildiği, karbon ayak izinin olmadığı bir yapıya dönüşüm olmazsa olmazımızdır. Biz ülke olarak bu konuda kararlılığımızı, Paris İklim Antlaşması’nı imzalayarak TBMM’de onaylayarak gösterdik. Avrupa Yeşil Mutabakatı’na uyum konusunda da gerekli tüm hazırlıklarımızı sürdürüyoruz.

Milli teknoloji hamlesi vizyonu doğrultusunda başlattığımız TOGG projesi bu hamlelerin başında geliyor. Zamanında doğru teknolojiye yatırım yaparak hayata geçirdiğimiz bu proje sayesinde otomotiv sektöründe rekabetçiliğimizi arttıracağız. TOGG, sektördeki yeşil dönüşümün öncüsü olacak. Gerek fabrikanın inşası ve aracın geliştirilmesi ile ilgili çalışmalar devam edecek. TOGG’un piyasaya çıkmasıyla bu farkındalık artacak.

Elektrikli araç yatırımlarının tam gaz devam ettiğini görüyoruz. Kocaeli’nde bu ay itibariyle Ford Otosan tam elektrikli araçlarının üretimine başlayacak. Yine bunun gibi birçok marka da ülkemize gelmek için fırsat kolluyor. Elektrikli araçlar konusunda ülkemizin global bir üretim üssü olacak. Şarj alt yapılarıyla ilgili ihtiyaçlar, yüksek hızlı şarj istasyonlarının yaygınlaşması için Bakanlık olarak destek programları hazırladık. 81 ilin tamamında 1.500’ün üzerinde yüksek hızlı şarj istasyonlarının kurulması için toplamda 300 milyon TL’lik bir destek vereceğiz. Tamamını hibe olarak firmalarımıza, bu alanda yatırım yapacak vatandaşlarımıza vereceğiz. Türkiye’yi bir yıl içinde şarj istasyonlarıyla donatmış olacağız.”

“BİZLER DE ANKARA BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ OLARAK BU DÖNÜŞÜMÜ ÖNEMSEYEN PROJELERE İMZA ATIYORUZ”

Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş:

“Sürekli ötelenen hak ettiği değeri görmeyen sadece ülkemizi değil tüm insanlığı ilgilendiren böyle önemli bir meselenin Ankaramızda ele alınmasını Ankara’nın bu konuda da öncü kent kimliğine sahip olmasını çok değerli buluyorum. Günümüzde iklim değişikliğiyle birlikte alışılmışın dışından olaylara tanık olmaktayız; orman yangıları ve sel felaketlerindeki artış, kuralık süresinin ve şiddetinin uzaması, ekosistemdeki bozulmalar, maddi ve manevi olarak tüm yaşamımızı olumsuz etkilemektedir. Eğer bu konularda tedbir alınmazsa 2050 yılına geldiğimizde yılda 23 trilyon dolarlık ekonomik kaybın yaşanacağı tahmin ediliyor. Kentlerimizin bu durumlara hazırlıksız olması, altyapı yatırımlarının kentleşme sürecinin, planlamanın iklim krizine uygun yapılmamış olmaması kuşkusuz bu ekonomik maliyetleri daha da artıracaktır. Ankara’da bu bina dahil gördüğümüz ne kadar beton bina varsa Ankara’daki arazinin sadece yüzde 3’ünü teşkil ediyor. Düşünün sadece yüzde 3’e sıkışmış durumda. Bu sıkışmış şehirleşme modelinin Ankara’ya ne kadar zarar verdiğini yaşayarak görüyoruz. Bir mahallede yağmur yağarken hemen yanında sel seli götürüyor, diğerinde günlük güneşlik hava durumu var.

Orman yangınları, sel felaketleri ve kuraklıktan yaşanılan manevi etkinin bizler için parasal bir karşılığı yoktur. Geçtiğimiz yıllarda iklim değişikliğine uyumlu yaklaşımlar ortaya konulamadığı için çok fazla can kayıpları da yaşadık. Paris İklim Anlaşması’na ülkemiz geçen yıl katılmış TBMM’de ortak akılla ve oybirliği ile taraf olmuştur. Bu karar Meclis’te oy birliği ile alınan nadir kararlar arasında yerini almıştır. İklim değişikliği hepimizin ortak sorunudur ve ortak çözüm bulunması da zorunludur. AB ve İngiltere kömürlü termik santraller ortadan kalkıyor. Bizler de Ankara Büyükşehir Belediyesi olarak bu dönüşümü önemseyen projelere imza atıyoruz. Türkiye’nin uluslararası standartlarda dönüştürülmüş ilk yüzde 100 yerli otobüsüyle yenilebilir enerji ve çevre teknoloji merkezimizde, yeşil alanlarımızda ve su kaynaklarının etkin kullanımı için yaptığımız faaliyetlerde kentimize ve aslında tüm insanlığa katkı sunuyoruz. Bu çalışmalarımıza devam edeceğimizi belirtiyor Eko İklim Zirvesi’nin kentimize ve ülkemize sunacağı katkılar için bu organizasyonda emeği geçen herkese şimdiden teşekkür ediyor, hepinize sevgi ve saygılarımı sunuyorum.”

“TÜRKİYE, EN ÇOK BİSİKLET YOLU PROJESİ ÜRETEN ÜLKE OLDU”

Türkiye Belediyeler Birliği Başkanı Fatma Şahin:

“İspanya ve Avusturya, Avrupa Birliği’ne en çok proje üreten ülkelerdi. Bu yıl, bütün şehirler başta olmak üzere, hep birlikte öyle büyük projeler ürettik ki, bisiklet ve bisiklet yoluna en çok proje üreten ülke olduk. Elektrik maliyetlerini giderecek, yüksek teknolojiye geçecek yenilenebilir enerjiye geçmemiz lazım. Kim yapacak? Biz yapacağız. Çocuklarımıza daha güzel bir dünya bırakmak için yeşil kalkınma için biz de varız diyoruz.”

“ATALANTİK’İN İKİ YAKASINDA YENİ BİR DÜNYA ŞEKİLLENMEKTEDİR, BU AÇIDAN GERÇEK BİR DÖNÜM NOKTASINDAYIZ”

Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu:

“İklim değişikliği gündemi 2021’de harekete geçti ve dünya ilk sıraya yerleşti. Paris İklim Anlaşması ile birlikte gelişmiş ülkeler teker teker net sıfır hedeflerini açıkladılar. Fransa, Birleşik Krallık, Güney Kore 2050 yılını hedef olarak açıkladılar. Bizde 2053 yılını belirledik. Bu sene finansal sistemde de bir nevi yeşillenme yılı olacak. AB’nin yeşil yatırım standartlarına ilişkin sınıflandırma çalışması bu süreci şekillendirecek. Yeşil yatırımların finansal sisteme erişimi ucuzlayacak ve kolaylaşacak. Artık bankalar şirketlerden karbon ve su ayak izni belgelendirmelerini talep edecek. Atık üretim planları standartlara uygun mu diye araştırılacak. Yabancı tasarruflar daha fazla yeşil yatırım imkanı arayacağından Türkiye’nin büyüme ve istihdam gündeminin önceliği de yeşil yatırımlar olacak. Yeşil sanayi devrimini kaçırmamak için ortak akla ve konuşmaya ihtiyaç var. Bugünün kısır gündeminden kurtularak burada olduğu gibi yarını konuşmaya başlamalıyız. Yeşil Mutabakat süreci Türkiye’nin yeni bir kalkınma ve zenginleşme gündemi olarak kabul görmeli. Kömürden çıkış için ülkemiz koşullarına uygun bir takvim belirlenmesi de bu sürecin önemli bir parçası olacak. Elbette kolay değil ama hepsi yapılabilir. Öncelikle firmalarımızın karbon salınımlarını azaltmalarını teşvik edecek bir karbon vergilemesi sistemine ihtiyaç bulunmaktadır. Uzun süreden beri ekonomide böyle yapılsa bir reform gündemine de hepimizin ihtiyacı var. Özetle Atlantik’in iki yakasında yeni bir dünya şekillenmektedir, bu açıdan gerçek bir dönüm noktasındayız, yeni bir teknolojik sıçramanın eşiğindeyiz. Yaşam biçimimizi değiştireceğiz.”

“HEDEFİMİZ, YENİLENEBİLİR ENERJİ YATIRIMLARINI İKİ KATINA ÇIKARMAK”

Organize Sanayi Bölgeleri Üst Kuruluşu Başkanı Memiş Kütükçü:

“Ortak evimiz dünyamızı ortak bir sorumlulukla kurtarmazsak önümüzdeki dönem bütün dünya iklim mülteciliğiyle mücadele etmek zorunda kalacak. İktisadi, üretim faaliyetlerini içine alacak şekilde bir kalkınma meselesi haline gelmiştir. 81 ilde sayıları 365’e ulaşan organize sanayi bölgelerinin üst kuruluşu olarak bu konuda daha güçlü bir sorumluluk bilinciyle hareket etmekte kararlıyız. Hedefimiz, organize sanayi bölgelerinde bin 372 megawata ulaşmış olan yenilenebilir enerji yatırımlarını 2030’a kadar iki katına çıkarmak.”

“TÜM PARTNERLER BU İŞİN FARKINDA VE AKSİYONUNU ALMIŞ DURUMDA”

Türkiye İhracatçılar Meclisi Başkanı İsmail Gülle:

“Eko İklim iki başlık, ikisi birbirini etkileyen iki değer. Ekonomi iklimi bozuyor, iklimde geldiği koşullar itibariyle ekonomiyi bozuyor. Sürdürülebilirlik ve dijitalleşme bu iki ana başlık içinde yaşadığımız düzen. İzlediğimiz filmdeki tablonun günahkarını aramanın kimseye faydası yok. Gelinen noktada hepimiz sorumluyuz hiç kimse masum değil. Hayatın içerisinde ekoloji yaratan tüm partnerler bu işin farkında ve aksiyonunu almış durumda. Bizde bu sorunda üstümüze düşen göreve sahip çıktık. Biz çevresine, havaya, suya, toprağa, denizimize sahip çıkacak üretiminin destekçisiyiz. Dünyayı bundan sonra eski haline getirmekte zorlanabiliriz ama en azından bundan sonra yapacaklarımızda bir paydaş olabiliriz.”

 

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve newsfindy.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.