Dervişoğlu, Öcalan’a Meşruiyet Arayanlar Türk Milletine Felaket Getirir
Dervişoğlu, Öcalan’a Meşruiyet Arayanlar Türk Milletine Felaket Getirir
İYİ Parti Genel Başkanı Dervişoğlu, süreç kapsamında kurulan komisyona katılan partilerin hazırladıkları raporlara tepki gösterdi. MHP için "Belli ki kafaları hayli karışık" diyen Dervişoğlu, "MHP Genel Başkanı, İmralı ulakları ne söylüyorsa altına imza atarken; ortaya çıkan raporda ise İYİ Parti’nin, Müsavat Dervişoğlu’nun sözlerinin altına imza atıyor (!) Haklı çıktığım için mutlu olacak değilim. Madem sonunda dediğime gelecektiniz böyle bir rapor ortaya çıkaracaktınız; bunca gürültüye, sürece önderlik etmeye kalkışmanın ne anlamı vardı?" dedi. Recep Tayyip Erdoğan'ın süreçte bazen AK Parti Genel Başkanı bazen de Cumhurbaşkanı olarak hareket ettiğini savunan Dervişoğlu, "Madem ki sürecin arkasında olduğunu söylüyor, madem ki bu bir devlet ve yüzyılın projesi diye iddia ediyor. O halde yetkisi vardır. TBMM’yi ve Türk milletini hiç uğraştırmasın. Atsın imzayı, salabiliyorsa salsın Öcalan'ı. Halep ordaysa, arşın burada. Uzun Çarşı boydan boya! Gelin bakalım bekliyorum. " diye ekledi.
İYİ Parti Genel Başkanı Müsavat Dervişoğlu, partisinin 2025 yılının son grup toplantısında yaptığı kapsamlı konuşmada, hem iç politikaya hem de dış gelişmelere ilişkin dikkat çeken değerlendirmelerde bulundu. Konuşmasına Libya Genelkurmay Başkanı ve beraberindeki askeri heyetin hayatını kaybettiği uçak kazasına değinerek başlayan Dervişoğlu, olayla ilgili spekülasyonlardan kaçınılması gerektiğini vurguladı ve kamuoyunu tatmin edecek resmi bir açıklama beklentisini dile getirdi.
Menemen Olayı’nın yıl dönümünü hatırlatan Dervişoğlu, Cumhuriyet’e yönelik tehditlerin tarihsel sürekliliğine dikkat çekerek, “ Cumhuriyet fikrinin özüne saldırı devam ediyor” dedi. Terörle mücadele ve “çözüm süreci” tartışmaları üzerinden iktidarı sert sözlerle eleştiren Dervişoğlu, TBMM’de kurulan komisyonların terör örgütü lideri Abdullah Öcalan’a meşruiyet kazandırma amacı taşıdığını savundu.
İktidarın yürüttüğü süreci “büyük bir kalkışma” olarak nitelendiren Dervişoğlu, AK Parti, DEM Parti ve MHP’nin komisyona sunduğu raporları hedef aldı. Özellikle “anayasal tanınma, anadilde eğitim ve yerel özerklik” taleplerinin Türkiye Cumhuriyeti’nin üniter yapısını tehdit ettiğini belirten Dervişoğlu, “Bu talepler Lübnan ve Irak modeli bir devlet yapısına davettir” ifadelerini kullandı.
Ekonomi başlığında da sert eleştiriler yönelten Dervişoğlu, emeklilerin ve asgari ücretlilerin yaşadığı derin yoksulluğa dikkat çekti. Asgari ücretin açlık sınırının altında kaldığını belirten Dervişoğlu, emeklilerin otogarlarda ve hastane bekleme salonlarında yaşamaya mahkûm edilmesini “sosyal devletin iflası” olarak nitelendirdi. Hükümetin yoksulluğu yöneterek iktidarda kalmaya çalıştığını öne sürdü.
Yargı sistemi ve infaz düzenlemeleri konusunda da konuşan Dervişoğlu, suç örgütlerine karşı yetersiz kalan adalet mekanizmasının, kurallara uyan vatandaşları cezalandırır hale geldiğini söyledi. Türkiye’de adaletin sessiz, suçun ise görünür hale geldiğini belirten Dervişoğlu, bu tablonun bir “korku düzeni” yarattığını ifade etti.
Konuşmasının son bölümünde dış politikaya ve güvenlik risklerine değinen Dervişoğlu, son dönemde yaşanan uçak kazaları, dron olayları ve Türk gemilerine yönelik saldırıların tesadüf olarak geçiştirilemeyeceğini söyledi. Türkiye’nin caydırıcılık gücünün stratejik tercihler nedeniyle zayıflatıldığını savunan Dervişoğlu, iktidarı “asgari ciddiyetle devlet yönetmeye” davet etti.
Dervişoğlu konuşmasını, “Biz hakikatin sesiyiz. Susmak yok. Çünkü bizim başka vatanımız yok” sözleriyle tamamladı.
Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

