ABB'den "Konser Soruşturması" Açıklaması: "Olay Siyasi Bir Boyuta Çekiliyor"
ABB'den "Konser Soruşturması" Açıklaması: "Olay Siyasi Bir Boyuta Çekiliyor"
Ankara Büyükşehir Belediyesi (ABB) yönetimi, konser harcamalarındaki "kamu zararı" iddialarıyla ilgili olarak belediye çalışanlarına yönelik gerçekleştirilen gözaltı işlemleri hakkında bir kamuoyu açıklaması yaptı. Açıklamada, olayın siyasi bir operasyona dönüştürülmeye çalışıldığı iddia edilirken, harcamalarda herhangi bir usulsüzlük ve kamu zararı olmadığı savunuldu.
Kamuoyuna Açıklama
Konserlere yönelik yapılan harcamaların kamu zararına sebebiyet verdiği iddiaları adı altında
bir takım gözaltılar olduğu kamuoyuna yansımıştır. Bu olayla ilgili daha önce 11.11.2024
tarihinde yaptığımız açıklamada olay ayrıntıları ile izah edilmiştir.
Olay derhal Belediyemiz Teftiş Kuruluna bildirilmiş, konu ayrıntılı bir şekilde incelenmiş ve
yapılan incelemede herhangi bir usulsüzlük ve kamu zararı olmadığına dair rapor
düzenlenmiştir. Daha sonra Mülkiye Müfettişleri konuyu incelemiş, ardından 9 kişi hakkında
soruşturma açılmış ve 6 kişi için soruşturma izni verilmiştir.
İlgililer ve savcılığın itirazı üzerine 9 kişi hakkında soruşturma izni verilmiştir. Bu arada
savcılığın dosyayı bilirkişiye gönderdiğini öğrenmiş bulunuyoruz.
Normal şartlarda, halen Belediye’de görev yapan çalışanlarımız emniyete davet edilerek
ifadeleri alınabilirdi. Ancak alışıldığı üzere olay farklı bir boyuta çekilmek istenmiş “Ankara
Büyükşehir Belediyesi’ne operasyon” adı altında kamuoyuna yansıtılmıştır. Oysa bu bahse
konu kişiler davet edilseler hepsi de gidip ifade verebilecek durumdadır.
Oysa daha önce kültür dairemizin tüm işlemleri Sayıştay tarafından denetlenmiş herhangi bir
bulguya rastlanmamıştır
Ayrıca Mülkiye Müfettişlerince 2021-2022 yılları arasında geriye doğru 10 yıllık teftiş
yapılmış, ihale usulüyle ilgili herhangi bir tenkit ya da bulguya rastlanmamıştır. Dolayısıyla
Kültür Dairesi ihalelerinde herhangi bir usulsüzlüğe rastlanmamıştır.
Konserlerde en büyük masraf sanatçı ücretlerinden değil, sahne kurulumu ve ses
sisteminden kaynaklanmaktadır. Sahnenin nasıl kurulacağı da konser alanının büyüklüğüne
göre değişmektedir.
Nitekim idaremiz teftiş kurulu başkanlığı tarafından yapılan soruşturmada kamuoyuna
yansıyan konserleri tahkik ettiğinde, bu çapta iş yapabilen bir başka firmadan teklif almış ve
aynı çapta konser için 56 milyon TL bedel bildirilmiştir. Yapılacak yargılama sırasında muadili
konserlerle ilgili özel veya Kültür Bakanlığının yaptığı Kültür Yolu festivali ve resmi kurumların
gerçekleştirdiği konser bedelleri dosyaya intikal ettiğinde, kamu zararı olup olmadığı
netleşecektir.
Harcama boyutlarına gelince; AK Parti döneminde 2014-2019 arasında yapılan 80 etkinliğe
33 milyon dolar harcanmış, 2019’dan itibaren 29 Ekim 2024’e kadar ise 426 etkinliğe 30
milyon dolar harcanmıştır.
Olay, kamuoyuna 154 milyon TL kamu zararı olarak yansıtılmıştır. Öncelikle belirtmek isteriz
ki ABB bugüne kadar eski döneme ait yaklaşık 100 dosyada, “ihaleye fesat” ve “kamu zararı”
iddiasıyla Melih Gökçek ve dönemin yetkilileri hakkında şikâyette bulunmuştur. Bu
dosyalardan:
• 55 tanesinde bilirkişi raporu alınarak takipsizlik kararı verilmiştir.
• 11 tanesinde bilirkişi raporu alınmadan takipsizlik kararı verilmiştir.
• 11 tanesinde ise iddianame düzenlenmiştir.
Ancak hiçbir dosyada adli yaptırım veya tutuklama kararı olmamıştır.
Hâlen 5 dosya derdesttir.
Bunlardan ikisi bizzat Melih Gökçek’in tarafı olduğu dosyalardır ve 5 dosya 6 yıldır hiçbir
işlem yapılmadan bekletilmektedir. Beklentimiz; soruşturmaların herkese ayrıcalık
tanınmadan eşit şekilde yürütülmesi ve adaletin sağlanmasıdır.
YAKIN ZAMANDA BİR BASIN TOPLANTISIYLA AÇIKLAYACAĞIMIZ üzere, yaptığımız
şikâyetlerle ilgili hazırlanan bilirkişi raporlarının hep aynı kişiler tarafından yazıldığı, bu
kişilerin hazırladığı raporlarla kapatılan dosyalar ve bu dosyalardaki şüphelilerin siyasi
kimlikleri kamuoyu ile paylaşılacaktır. 4 bin bilirkişi arasından hep aynı kişilerin
görevlendirilmesi ciddi bir sorun teşkil etmektedir.
Örneğin AKP İl Başkan Yardımcısına verilen teleferik ihalesinden kaynaklanan güncel zarar
yaklaşık 58 milyon dolar (2,4 milyar TL) olmasına rağmen hiçbir işlem yapılmamıştır.
Yine aynı bilirkişiler; Melih Gökçek’in imzasının bulunduğu makam oluru olmasına rağmen
“imzası yok” diyerek bilirkişi raporu hazırlanmış akabinde savcılıkça takipsizlik kararı
verilmiştir.
Bir başka örneği de 2015’te Seymen su ile yapılan sözleşme kapsamında hiçbir hizmet
alınmadan milyonlarca lira kamu zararı oluşmuştur. İlgililer hakkında suç duyurusunda
bulunulmuş, dosyada 16 kez savcı değişmiş, halen iddianame düzenlenmemiştir.
Bizim beklentimiz; bekletilen bu dosyalarla ilgili soruşturmaların derhal yapılması, şahıslar
hakkında gözaltı, ev araması ve tutuklama tedbirlerinin uygulanmasıdır.
Son olarak; operasyondan önce Melih Gökçek’in sosyal medya hesabından bunu duyurması
bile olayın siyasi boyutunu gözler önüne sermektedir. Asıl kendisi soruşturulması gereken bu
kişinin bu durumu haber vermesini de kamuoyunun takdirine bırakıyoruz.
Saygılarımızla…
Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

