,, ,
Em. Kur. Alb Adem KAYAN
Köşe Yazarı
Em. Kur. Alb Adem KAYAN
 

Ulusal Durum Güncelleme -21 Ağustos 2022

Hükümetin dış politikada küresel ve bölgesel dengeleri gözeterek daha uyumlu bir pozisyon ARAYIŞI, daha çok askeri ve ekonomik gerekçelerle,  henüz sonuçlanmamıştır. İç politikada ise herkesin birbirini “hain” ilan edebilecek yeterli argümanı birikmiş gözüküyor.  Türkiye’nin başta hava kuvvetleri ve yüksek irtifa hava savunma sistemi üzerinden başlayan, komşularına göre güvenlik açığı artarak devam ediyor. Teknik düzeyde bu açıklar deniz ve kara kuvvetlerine de yayılmaktadır.  Bununla birlikte Ermenistan , Gürcistan, Irak, Suriye ve İran’a karşı caydırıcılığını korumaktadır.  Bölgemizde ABD ve Rusya Federasyonu’nun haricinde, Fransa, İngiltere, Çin ve Hindistan gibi diğer güçlerin bölgesel denklemde diğer aktörlerle birlikteliğini Türkiye’nin çıkarlarına uygun olarak yorumlama konu ve sahası da daralmıştır. Dolayısıyla İran ve Suriye gibi Rusya Federasyonu’nun taşeron ülkelerin yanısıra Irak ve İbrahim Paktı gibi ABD - CENTCOM bağlantılı risklere karşı önlem alma maliyeti artmıştır. Küresel risk primi açısından 900’lü rakamlarla ifade edilen makro ekonomik göstergelerde “kırılganlık” ön plana çıkıyor. Buna rağmen büyüme odaklı - kontrollü kur ve yüksek enflasyon - ekonomi politikalarının yaratıcı enstrümanlarla sürdürülebilmesi kriz ve sosyal patlama riskini baskılamaktadır. “… Kamunun elindeki piyasaya ekonomik müdahale araçları özelleştirme kapsamında daralmış, geleceğe dönük ipotekler manevra alanını daraltmıştır. Bu konu ciddi sorunlar üretebilir…” Mevcut “bağlantısız ve bağımsız görünümlü” politikaların ekonomi ve güvenlik konularında önemli tasarruflar sağladığını, ancak üretim açısından daha fazla önlemler alınması gerektiğini düşünüyoruz.
Ekleme Tarihi: 22 Ağustos 2022 - Pazartesi

Ulusal Durum Güncelleme -21 Ağustos 2022

Hükümetin dış politikada küresel ve bölgesel dengeleri gözeterek daha uyumlu bir pozisyon ARAYIŞI, daha çok askeri ve ekonomik gerekçelerle,  henüz sonuçlanmamıştır. İç politikada ise herkesin birbirini “hain” ilan edebilecek yeterli argümanı birikmiş gözüküyor. 

Türkiye’nin başta hava kuvvetleri ve yüksek irtifa hava savunma sistemi üzerinden başlayan, komşularına göre güvenlik açığı artarak devam ediyor. Teknik düzeyde bu açıklar deniz ve kara kuvvetlerine de yayılmaktadır.  Bununla birlikte Ermenistan , Gürcistan, Irak, Suriye ve İran’a karşı caydırıcılığını korumaktadır. 

Bölgemizde ABD ve Rusya Federasyonu’nun haricinde, Fransa, İngiltere, Çin ve Hindistan gibi diğer güçlerin bölgesel denklemde diğer aktörlerle birlikteliğini Türkiye’nin çıkarlarına uygun olarak yorumlama konu ve sahası da daralmıştır. Dolayısıyla İran ve Suriye gibi Rusya Federasyonu’nun taşeron ülkelerin yanısıra Irak ve İbrahim Paktı gibi ABD - CENTCOM bağlantılı risklere karşı önlem alma maliyeti artmıştır.

Küresel risk primi açısından 900’lü rakamlarla ifade edilen makro ekonomik göstergelerde “kırılganlık” ön plana çıkıyor. Buna rağmen büyüme odaklı - kontrollü kur ve yüksek enflasyon - ekonomi politikalarının yaratıcı enstrümanlarla sürdürülebilmesi kriz ve sosyal patlama riskini baskılamaktadır.

“… Kamunun elindeki piyasaya ekonomik müdahale araçları özelleştirme kapsamında daralmış, geleceğe dönük ipotekler manevra alanını daraltmıştır. Bu konu ciddi sorunlar üretebilir…”

Mevcut “bağlantısız ve bağımsız görünümlü” politikaların ekonomi ve güvenlik konularında önemli tasarruflar sağladığını, ancak üretim açısından daha fazla önlemler alınması gerektiğini düşünüyoruz.

Yazıya ifade bırak !
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve newsfindy.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.