Ümit Özdağ, "Cumhuriyet Tarihinin En Zor Yılı 2026 Olacak; Halkın Yüzde 80'i Fakirleşiyor!"

Zafer Partisi Genel Başkanı Prof. Dr. Ümit Özdağ, Zonguldak'ta yaptığı açıklamada ülkenin ekonomik ve siyasi krizi üzerine odaklandı. Özdağ, 2026'nın Cumhuriyet tarihinin en zor yılı olacağı uyarısında bulunarak, halkın yüzde 80'inin fakirleştiğini, sanayinin Mısır'a göç ettiğini ve neoliberal politikaların terk edilmesi gerektiğini savundu. Siyasi cephede ise, TBMM'deki Öcalan komisyonunun İmralı ziyareti planına sert tepki göstererek, "Terörist elebaşının ayağına gidip ne diyeceksiniz?" diye sordu ve bu süreç için sandığa gidilerek halkın iradesinin belirlenmesi çağrısında bulundu. Ayrıca, MHP seçmenini partisine davet etti.

Ümit Özdağ, Zonguldak'ta Devam Eden Ekonomik Buhran ve Öcalan Pazarlıklarını Masaya Yatırdı Zafer Partisi Genel Başkanı Prof. Dr. Ümit Özdağ, partisinin genel merkez heyetiyle Zonguldak'ta gerçekleştirdiği temaslar ve Adalet Mülkün Temelidir Derneği ile 21. Yüzyıl Türkiye Enstitüsü tarafından düzenlenen panel öncesinde önemli açıklamalarda bulundu. Özdağ, ülkenin milli, üniter ve laik niteliğine yönelik saldırılar ile sekizinci yılına giren ekonomik buhranın Türkiye'yi bir girdaba sürüklediğini ifade etti. "Türk Halkının Yüzde 80'i Fakirleşiyor" Ekonomik krize ilişkin çarpıcı tespitlerde bulunan Prof. Dr. Özdağ, "2026 senesi Cumhuriyet tarihinin en zor yılı olacak bu şimdiden görülüyor," uyarısını yaptı. Cumhurbaşkanlığı sistemine geçildiğinden bu yana toplumun yüzde 80'ini oluşturan dar gelirli, sabit gelirli ve asgari ücretli kesimlerin milli gelirden aldığı payın azaldığını, sadece küçük bir "rantiye azınlığın" durumunu koruduğunu belirtti. Özdağ, 16 milyon emekli ve 6 milyon asgari ücretlinin açlıkla sınandığını kaydetti. Türk çiftçisinin sırtından Amerikalı çiftçiye kâr transferi yapıldığını ve Tarım Bakanlığı’nın ithalat lobileri için çalıştığını iddia etti. Pazar yerlerinin "öfkenin patlama yaptığı" yerler haline geldiğini belirten Özdağ, "Artık pazarda 3 kilo, 4 kilo meyve sebze alanı bulmak mümkün değil. 1 kiloyu alabilen kendisini şanslı sayıyor," dedi. Sanayinin Göçü ve Kamulaştırma Vurgusu Yanlış ekonomik politikaların neticesinde dürüst esnafa haksız cezalar ve vergiler kesilirken, "malum iş adamlarına" 2025'te 3 trilyon lirayı bulması beklenen vergi muafiyetleri getirildiğini eleştirdi. Özdağ, sanayinin Türkiye'yi terk ettiğini belirterek, "Sadece tekstilde 5 milyar dolarlık sanayimiz geçtiğimiz 1-2 yıl içinde Mısır'a yerleşti. Sadece tekstilde 264 bin işçi işini kaybetti," bilgisini paylaştı. Krizden çıkış yolunun neoliberal politikaların terk edilmesi ve Zafer Partisi'nin savunucusu olduğu sürdürülebilir planlı kalkınma ve karma ekonomik modele geçilmesi olduğunu ifade etti. Türkiye Taş Kömürü Kurumu'nun özelleştirilmesi tartışmaları için ise kamulaştırmanın ön planda tutulması gerektiğini savundu. Öcalan Komisyonu Tepkisi ve Sandık Çağrısı Özdağ, Türkiye'nin varlığına tehdit oluşturan diğer hususun PKK terör örgütü ve elebaşısı Abdullah Öcalan'la yapılan pazarlıklar olduğunu söyledi. TBMM'deki Öcalan komisyonunun İmralı'ya gitme planına sert tepki gösterdi: "İstiklal Harbi veren, 15 Temmuz'a direnen bir Meclis, terörist elebaşının ayağına gidip ne diyecektir? Pis elini sıkacak mısınız? 'Abdullah Bey' diye mi hitap edeceksiniz?" Öcalan'ın bu ziyareti Türkiye'yi yendiğinin göstergesi olarak kullanacağını söyleyen Özdağ, hükümetin süreç için halktan %60-70 destek olduğu iddiasına karşı "Hodri meydan. Gidelim sandığa bakalım var mı halkın yüzde 60-70 desteği," diyerek referandum çağrısında bulundu. MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin İmralı çıkışı sonrası salonda ayakta alkışlanmasına ilişkin sorulan soruya ise, "Alparslan Türkeş o salonda otursaydı alkışlar mıydı? Alkışlamazdı diyen Milliyetçi Hareketlinin hepsini Zafer Partisi'ne davet ediyoruz," cevabını verdi. Mansur Yavaş'a Soruşturma İzni Eleştirisi İçişleri Bakanlığı’nın Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş hakkında verdiği soruşturma iznini eleştiren Özdağ, bunun "muhalefete yönelik düşman ceza hukuku uygulaması" olduğunu belirtti ve Melih Gökçek hakkındaki dosyaların inatla soruşturulmamasını bu duruma örnek gösterdi.