Kâğıt Üzerinde Var, Uygulamada Yok! Göletlerin Çoğu Su Tutmuyor, Buğday Üretimi Çakıldı.

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Niğde Milletvekili ve Tarım, Orman ve Köyişleri Komisyonu Üyesi Ömer Fethi Gürer, Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Genel Kurulu’nda yaptığı konuşmada Türkiye’yi derinden etkileyen kuraklık krizine dikkat çekti. Gürer, “Kuraklık bir sonuçtur ama kuraklığı yaratan yönetenlerin yetersizliğidir” diyerek, siyasi iktidarın tarım ve su yönetiminde izlediği politikaları eleştirdi.

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, Cumhuriyet’in kurucu lideri Mustafa Kemal Atatürk’ün tarım ve su yönetimi konusundaki vizyonunu hatırlatarak, aradan geçen yüz yıla rağmen günümüzde yaşanan su ve üretim sorunlarına dikkat çekti. Gürer, zirai dondan sonra kuraklığın da çiftçilerin başının belası haline geldiğini ve bunun üretimde ciddi sorunlar yarattığını belirtti.  Atatürk’ün Vizyonu ve Günümüz Gerçekleri Milletvekili Gürer, Atatürk'ün 1923'te Meclis'te "Su politikalarını oluşturmamız gerekir," dediğini ve 1937'de de "Ülkeyi iklim, su ve toprak verimi bakımından tarım bölgelerine ayırmak gerekir," şeklindeki öngörüsünü hatırlattı. Gürer, bu vizyonun aksine bugün gelinen noktayı rakamlarla ortaya koydu: Buğday Üretimi Düşüyor: 2023'te 22 milyon ton olan buğday üretimi, 2024 ilk tahmininde 19.6 milyon tona, ikinci tahminde ise 17 milyon 900 bin tona kadar geriledi. Çiftçi Uzaklaşıyor: Girdi maliyetlerinin artması, düşük alım fiyatları ve yetersiz destekler nedeniyle çiftçinin topraktan uzaklaştığını belirten Gürer, kuraklığın etkisine rağmen iktidardan tek bir destek açıklaması gelmediğini söyledi.  Su Yönetimi Krizi: “Göletlerin Çoğu Su Tutmuyor” Ömer Fethi Gürer, Türkiye’de su yönetimi konusunda büyük bir uygulama eksikliği olduğunu iddia etti: "Kâğıt üzerinde su politikası var, uygulamada yok." Boşa Giden Yatırımlar: Gürer, yapılan göletlerin çoğunun su tutmadığını ve Göller Bölgesi’nde 65 gölden 35'inin kurumuş durumda olduğunu belirtti. Kaçak Kuyu ve Vahşi Sulama: İç Anadolu'da suyun 200 metreden çıkarılmasına rağmen, kaçak kuyulara ruhsat verilmemesi nedeniyle çiftçinin modern sulama sistemlerine geçemediğini ve vahşi sulamanın hâlâ sürdüğünü vurguladı. Sulama Maliyeti Çelişkisi: Çiftçinin yüksek elektrik maliyetiyle yer altından su çıkarmasına rağmen, krediye gittiğinde ruhsatı olmadığı gerekçesiyle destek alamamasını "çelişki" olarak nitelendirdi.  Kapalı Sisteme Geçilmeyen Barajlar ve Boşa Akan Sular Gürer, Niğde örneği üzerinden su kaynaklarının etkin kullanılmadığını gösterdi. 1970'te yapılan Akkaya Barajı'nda hâlâ kapalı sulama sistemine geçilmediğini belirten vekil, Aladağlardan çıkan Ecemiş Suyu’nun Akdeniz’e boşa aktığını söyledi. Gürer, bu suya baraj yapılıp Niğde'de tarım amaçlı kullanılması gerektiğini vurguladı: "Kuru tarımda verim 140 kiloya düşerken, sulu tarımda 500 kilonun üstüne çıkıyor. Bu fark bile suyun önemini gösteriyor." Konuşmasını, iktidarın yanlış politikalarının üreticileri tükenme noktasına getirdiğini belirterek sonlandıran Gürer, bölgesel kuraklığın olduğu alanlarda susuz tarımda verim alınabilecek ürünlerin yetiştirilmesi gerektiğini ve suyun doğru yönetilmesi için akılcı politikaların hayata geçirilmesi çağrısında bulundu.