KIZILELMA, Görüş Ötesi Hedefi Vurarak Tarihi Bir İlke İmza Attı

Türkiye’nin insansız savaş uçağı Bayraktar KIZILELMA, Karadeniz’de gerçekleştirilen kritik testte görüş ötesi mesafeden bir hava hedefini milli bir füze ile vurarak tarihte bir ilke imza attı. 30 Kasım 2025’te Sinop açıklarında gerçekleştirilen atış, dünyada ilk kez bir insansız hava aracının doğrulanmış hava-hava angajmanı gerçekleştirdiği test olarak kayıtlara geçti. Uluslararası basın, bu gelişmeyi “hava muharebesinde yeni bir dönem” olarak nitelendirdi.

Test sırasında KIZILELMA, hedefini ASELSAN geliştirmesi MURAD AESA radarıyla tespit etti ve TÜBİTAK SAGE’nin geliştirdiği GÖKDOĞAN hava-hava füzesini ateşledi. Füze, yüksek hızlı jet hedefini tam isabetle imha etti. Bu başarı, insansız bir platformun yalnızca keşif veya yer saldırısı değil, aynı zamanda karmaşık hava-hava görevlerini de icra edebileceğini gösterdi.

Görevde insanlı ve insansız araçların ortak operasyon kabiliyeti de test edildi. Merzifon’daki 5'inci Ana Jet Üssü’nden kalkan F-16 uçakları ve Bayraktar AKINCI İHA, test süresince KIZILELMA’ya eşlik etti. Bu senaryo, gelecekteki hava operasyonlarında farklı platformların entegre çalışabileceğini ortaya koydu.

Dünya medyası, düşük radar izine sahip KIZILELMA’nın “görünmeden tespit etme ve vurulmadan taarruz” prensibi üzerine kurulu tasarımının hava muharebesi doktrinlerini değiştirebileceğini vurguladı. İsrail merkezli Maariv gazetesi, Türkiye’nin askeri havacılık alanında küresel bir sıçrama yaptığını belirterek, KIZILELMA’nın daha hizmete girmeden bir hava-hava füzesini başarıyla kullandığını yazdı. The Telegraph, Times of India ve Defence Mirror gibi medya kuruluşları ise bu testin, insansız sistemlerin gelecekteki muharebe rolünü şekillendiren kritik bir adım olduğunu aktardı.

Armyrecognition, KIZILELMA’nın görüş ötesi angajmanda kaydedilen ilk hava-hava imhasını gerçekleştirmesinin, altıncı nesil savaş konseptinin somut örneklerinden biri olduğunu ifade etti. Haberde, testte kullanılan radar, füze ve veri bağlantısının tamamen milli sistemlerden oluşmasının, Türkiye’nin savunma alanındaki bağımsızlığını güçlendirdiği belirtildi. Ayrıca bu gelişmenin Ege, Doğu Akdeniz ve Karadeniz’deki hava kuvvetleri planlamalarını etkileyeceği vurgulandı.

Haberlerde, KIZILELMA ve AKINCI’nın otonom kabiliyetlerine de dikkat çekildi. TCG Anadolu’ya otomatik iniş-kalkış yapabilen TB3 örneğine atıfla, KIZILELMA’nın da gelecekte daha gelişmiş otonom manevralarla görev yapabileceği ifade edildi. GÖKDOĞAN füzesinin yükselme manevrası yaparak menzilini artırması, atışın teknik açıdan da önemini artıran bir unsur olarak değerlendirildi.

Uzmanlara göre KIZILELMA’nın bu başarısı, Türkiye’nin hava muharebe teknolojilerinde yeni bir döneme geçtiğini ve entegre savunma sistemleri ihracatında daha güçlü bir konuma ilerlediğini gösteriyor. Test uçuşunda tüm adımların milli imkanlarla gerçekleştirilmesi ise Türkiye'nin bu alandaki teknolojik yeterliliğini yeniden ortaya koydu.