Tapusuz Taşınmazda Mülkiyet Fiili Kullanımla Başlayabilir

Tapusuz taşınmazlarda fiili kullanım ispatlanırsa, mülkiyet kazanımı bu tarih kabul edilebilecek. Ancak amortisman için tescil şartı aranıyor.

Gayrimenkul alım-satım işlemlerinde önemli bir hukuki konuya açıklık getirildi. Türk Medeni Kanunu’nun 705. maddesi uyarınca, gayrimenkullerde mülkiyetin kazanılması tapuya tescil ile gerçekleşiyor. Ancak bazı özel durumlarda, tapu tescilinden önce fiilen kullanıma bırakılan taşınmazlar için iktisap tarihi olarak fiili kullanım tarihi esas alınabilecek. Yetkililer tarafından yapılan değerlendirmelere göre, bir gayrimenkul tapuya tescil edilmeden önce sahibinin kullanımına hazır şekilde teslim edildiyse ve bu kullanım; tahsis belgeleri, teslim tutanakları, su, elektrik, doğalgaz, telefon faturaları gibi belgelerle ispatlanabiliyorsa, tescil tarihi beklenmeden iktisap tarihi olarak bu fiili kullanım tarihi kabul edilebilecek. Bu uygulama, ihale veya icra yoluyla alınan taşınmazlar için de geçerli olacak. Yani tapu tescili yapılmamış olsa dahi, söz konusu belgelerle fiili kullanım ispatlandığında, bu tarih mülkiyetin kazanım tarihi olarak değerlendirilecek. Amortisman Açısından Durum Farklı Vergi Usul Kanunu 'nun 313. ve 320. maddeleri uyarınca, işletmede bir yıldan fazla süre kullanılan ve değer kaybına uğrayan gayrimenkullerin amortismana tabi olduğu belirtiliyor. Ancak, amortismanın başlayabilmesi için söz konusu gayrimenkulün aktife girmesi ve kullanıma hazır hale gelmesi gerekiyor. Bu çerçevede: Fiilen kullanım ispatlanabilirse, taşınmaz iktisap edilmiş kabul edilerek işletme kayıtlarına alınabilecek. Ancak tapuda tescil gerçekleşmeden, ilgili taşınmaz için amortisman ayrılması mümkün olmayacak. Zira tapu tescil tarihi, hukuki tasarrufun başladığı tarih olarak kabul ediliyor. Yetkililer, mükelleflerin olası vergi ve muhasebe ihtilaflarını önlemek adına, fiili kullanım belgelerini düzenli şekilde arşivlemeleri ve tapu tescil süreçlerini de hızla tamamlamaları gerektiğini vurguluyor. Bu yeni yaklaşım, özellikle inşaat, emlak ve enerji sektörlerinde faaliyet gösteren şirketler açısından mali kayıtların düzenlenmesinde ve vergi planlamasında önem arz ediyor.