Hatay'da yerel basın depremden ağır yara aldı

CHP Hatay Milletvekili Nermin Yıldırım Kara , 6 Şubat depremleri sonrası Hatay'daki yerel basının durumuna dair yazılı bir basın açıklaması yaptı.

Nermin Yıldırım Kara gazetecilerin ifadelerine ve Hatay'daki kapsamlı araştırmalara dayanarak hazırlanan "6 Şubat Depremleri ve Yerel Medyanın Durumu: Hatay İl Raporu"nun, basın emekçilerinin mağduriyetlerini bir kez daha ortaya koyduğunu söyledi.

Nermin Yıldırım Kara raporda da bahsedildiği üzere depremin etkili olduğu illerde toplam 25 yerel gazeteci hayatını kaybederken, Hatay'da ise 9 yerel gazeteci hayatını kaybetmiş olduğunu belirtti.

Nermin Yıldırım Kara Hatay'daki yerel gazetecilerin sürekli olarak kentin sorunlarını ülke gündemine getirmeye çalıştığına dikkat çekerek, "Her gün 'biz buradayız' diye bağırmak zorunda hissediyoruz. Gözleri Hatay'a çevirebilmek için çaba harcıyoruz. Hala ülkenin en büyük sorunu deprem bölgesi olsa da ulusal basının sürekli olarak bu kente odaklanması da mümkün değil. Demokratik normların işlediği süreçlerden geçmiyoruz. Ulusal basındaki gazetecilerin de ne kadar baskı altında kaldığını, kimi patronların iktidarın suyuna gitmek için haberleri sansürlediğini hepimiz biliyoruz. Yerel basın burada hepimizin sesi olmaya çalışıyor. Kendi imkanları el verdiği ölçüde tüm ülkeye burada yaşananları göstermek için çaba gösteriyor. Bu imkanları daha da artırmak zorundayız ve bu nefes alma alanını genişletmeliyiz." dedi.

Kara, yerel basının tekrar ayağa kalkması için özel düzenlemeler gerektiğini belirterek, şunları kaydetti:

"Basın İlan Kurumu ivedi şekilde tüm deprem bölgesinde daha çok destekte bulunmalıdır. Birçok basın emekçimizin kullandığı ekipmanlar enkaz altında kaldı. Teknolojik ve dijital ürünlere ulaşılabilmenin maddi güçlüğü herkesin malumudur. Bu konuda da kesinlikle destek verilmesi gerekmektedir. Raporda belirtilen bir nokta oldukça mühimdir. Deprem öncesinde, yerel idare birimleri 431 bin 810 TL'ye kadar ihalesiz alım yapabilirken deprem sürecinde bu rakam 5 milyon TL'ye çıkarılmıştır. Böylelikle resmi ilanların yerel gazetelerde yayınlanma oranı düşmüş ve büyük bir gelir kaybı yaşanmıştır. Bu sorunun yerel gazeteler lehine çözülmesi gerekmektedir. Resmi ilanlar ve reklamlar yoluyla yerel basına maddi kaynak sağlanmalıdır. Burada en önemli nokta ise yerel basının kalkınmasına dair samimi bir niyet ve yol haritasının gösterilmesidir. Bu konuda detaylı bir projelendirmeye ihtiyaç vardır. Hem sivil toplum örgütleri hem de gazetecilerin sorunları ve çözümleri ortaya koyabileceği platformlar kurulmalıdır. Kentin haber alma hakkı esas alınmalı, basın emekçilerimiz ve kent hafızamız görmezden gelinmemelidir."