Gerçekçi, Kararlı, Cesur Ceyda Ateş Toplusoy

Türkiye’de oyunculuk anlayışının yıllar içinde önemli bir dönüşüm geçirdiğine dikkat çeken Ateş, özellikle hikâye anlatımı ve karakter derinliğinin çok daha katmanlı bir yapıya kavuştuğunu söylüyor. Dijital platformların yükselişiyle birlikte oyunculuk dilinin daha doğal, daha cesur ve daha gerçekçi bir noktaya taşındığını ifade eden Ateş, bu değişimin sektöre yeni bir soluk getirdiğini dile getiriyor.

 

Kariyerinde iz bırakan projelerden biri olan “Adını Feriha Koydum” dizisine ve Hande karakterine de değinen Ateş, bugün aynı rolü canlandıracak olsa karakterin kırılgan yönlerini daha görünür kılmak isteyeceğini söylüyor. Hande karakterinin izleyicide yarattığı güçlü ve zaman zaman negatif algının zorlayıcı olabildiğini belirten Ateş, bunun aynı zamanda karakterin ne kadar etkili yazıldığının da bir göstergesi olduğunu ifade ediyor. Oyuncu, kitle tepkisiyle baş etmenin en sağlıklı yolunun rol ile gerçek hayat arasına net bir sınır koymak olduğunu vurguluyor.

Gelecek projelerine dair de açıklamalarda bulunan Ateş, 2026 yılının kendisi için daha üretken ama aynı zamanda daha seçici bir dönem olacağını belirtiyor. Yeni yıla seti devam eden bir dijital diziyle girdiğini ifade eden oyuncu, ardından farklı bir türde sinema filmi projesinde yer alacağını söylüyor. Dijital platformda yayınlanacak “Benim Adım Aylamaz” dizisinin sert ve gerçekçi hikâyesiyle kendisini cezbettiğini belirten Ateş, canlandırdığı Mevlüde karakterinin oyunculuk anlamında kendisi için oldukça besleyici bir deneyim olduğunu dile getiriyor.

 

Dijital platformların içerik üretiminde sunduğu özgür alanın oyunculuğu daha rafine bir noktaya taşıdığını söyleyen Ateş, televizyon projeleriyle dijital yapımlar arasındaki disiplin farkına da dikkat çekiyor. Uluslararası projelere açık olduğunu ifade eden oyuncu, farklı kültürlerde ve dillerde hikâye anlatmanın oyuncular için geliştirici bir deneyim sunduğunu vurguluyor.

 

Bir süredir Florida’da doğayla iç içe bir yaşam süren Ceyda Ateş Toplusoy, bu deneyimin kendisine doğaya saygıyı öğrettiğini söylüyor. Türkiye’den Amerika’ya taşınma sürecinde en çok bürokratik yavaşlığa şaşırdığını belirten Ateş, Türkiye’de en çok ailesini, dostlarını ve spontane yaşam enerjisini özlediğini dile getiriyor. İki ülke arasında gidip gelmenin yorucu olsa da üretim anlamında kendisine farklı bakış açıları kazandırdığını ifade eden Ateş, Türkiye’ye her gelişinde ülkenin hızının ve dinamizminin kendisini şaşırttığını sözlerine ekliyor.