Yücel, konuşmasına milletvekillerine seslenerek başladı ve “Değerli milletvekilleri, lafın gelişi değerli demiyorum, elbette değerlisiniz... Ama etkisizsiniz…” ifadelerini kullandı. Bu sistemin milli iradeyi yok saydığını, seçilmişlere zulmettiğini ve Anayasa Mahkemesi kararlarını hiçe saydığını belirterek, yargı organları arasında güç savaşı yarattığını ve demokrasiyi sakatladığını söyledi.

Sistemin Beyaz Saraylarda meşruiyet aradığını ancak en önemli gerçeği, yani Milleti unuttuğunu belirten Yücel, "Mazlumun ahı devirir şahı" sözüyle iktidarı uyardı.

Yücel, 28. Dönem başından bu yana Meclis'e sunulan her 100 kanun teklifinin 60’ının Cumhuriyet Halk Partisi tarafından verildiğini, ancak bu tekliflerin tamamının AKP ve MHP grubu tarafından reddedildiğini kaydetti. Reddedilen teklifleri tek tek sıralayarak iktidarın halkın menfaatini korumadığı eleştirisini yöneltti:

Yücel, Meclis danışmanlarının bile iş güvencesi, kıdem tazminatı veya işsizlik hakkı olmamasına dikkat çekerek, "Siz, halkın yararına olan her şeyi reddettiniz, iktidarınızın ömrünü uzatmaktan başka hiçbir şeyi dert etmediniz" diye konuştu.

Konuşmasının sonunda, "Milletin menfaatlerini korumak, namus borcudur" diyen Yücel, AKP döneminde çeşitli felaket ve kazalarda ihmali olduğu iddia edilen bakanların Meclis’e hesap vermemesini sert sözlerle eleştirdi. Bolu Kartalkaya yangını, İliç Maden kazası, iş cinayetleri ve MESEM'lerdeki çocuk ölümleri gibi olaylarda sorumluluğu olan bakanların millet iradesine hesap vermekten kaçındığını dile getirdi.