131 Hesabında Bakiye Varken Nakit Sermaye Artışında Vergi İndirimi Mümkün mü?
131 Hesabında Bakiye Varken Nakit Sermaye Artışında Vergi İndirimi Mümkün mü?
131 hesabında bakiye varken yapılan nakit sermaye artışı, fiilen sermaye koyma şartı sağlanmadığı için Kurumlar Vergisi indirimine konu edilemiyor
131 Hesabında Bakiye Varken Nakit Sermaye Artışı Yapmak Vergi İndiriminden Yararlanma Hakkı Sağlamıyor
Sermaye şirketlerinin nakdi sermaye artışlarıyla Kurumlar Vergisi matrahından indirim alabilmesine imkân tanıyan KVK 10/1-i maddesi, uygulamada dikkat edilmesi gereken önemli detaylar barındırıyor. Son dönemlerde sıkça gündeme gelen sorulardan biri ise, “ 131 - Ortaklardan Alacaklar ” hesabında bakiye bulunurken nakit sermaye artışı yapılıp yapılamayacağı yönünde.
Kanuna göre, ticaret siciline tescil edilen nakit sermaye artışları üzerinden Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası tarafından açıklanan TL cinsinden ticari kredi faiz oranı dikkate alınarak hesaplanan tutarın %50’si (yurt dışından getirilen nakitte %75’i), kurum kazancından indirilebiliyor. Ancak burada önemli bir istisna devreye giriyor.
Söz konusu vergi indirimi; ortaklar tarafından kredi kullanılarak veya borç alınarak yapılan sermaye artışları ile bilançoda yer alan kalemlerin birbiri içinde mahsup edilmesi gibi bazı yöntemlerle yapılan artışları kapsamıyor. Özellikle dikkat çeken bir diğer husus ise, şirketin bilançosunda 131- Ortaklardan Alacaklar hesabında bakiye bulunması halinde yapılan nakdi sermaye artışlarının vergi indirimine konu edilemeyecek olması.
Yetkililer, ortaklardan olan alacakların tahsil edilmeden yapılacak nakdi sermaye artışlarının, mevzuatta belirtilen "fiilen sermaye koyma" şartını sağlamayacağı için indirimden yararlanılamayacağını belirtiyor. Bu durumda, şirketlerin vergi avantajından faydalanabilmeleri için öncelikle ortaklardan olan alacaklarını kapatmaları gerekiyor.
Uzmanlar, bu tür durumlarda muhasebe ve vergi planlamasının dikkatle yapılması gerektiğini, aksi halde kurumlar vergisi beyannamesi üzerinde yapılabilecek hataların ileride cezai yaptırımlara neden olabileceğini vurguluyor.
Özetle, ortaklardan alacaklar kapatılmadan yapılan nakdi sermaye artışları, Kurumlar Vergisi indirimi açısından geçerli sayılmıyor. Şirketlerin bu konuda titiz davranmaları ve nakit artış öncesinde bilanço yapılarını kontrol etmeleri büyük önem taşıyor.
Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.